Translate

26 Ekim 2021 Salı

YEŞUA GÜNAHLARIMIZA KEFARET OLARAK GELMEDİ



Yeşua diyor ki:

İkibin yıl önce sizler gerçek hedefiniz olan ruhsal alemdeki sonsuz yaşama kavuşasınız diye gelmiştim. Unuttuğunuz bu gerçeği size hatırlatmak için gelmiştim. Gerçek bütünlüğünüzü, varlığınızın gerçeğini size tekrar hatırlatmak için gelmiştim. Varlığın bolluğuna ulaşabilmeniz için Tanrının izni ile Dünya'ya bedenlenip gelmiştim. Ebedi yaşama kavuşmanın yolu sevgiden geçer ve yol benim. Kalbinde sevgi olmayan hiç kimse Tanrının Krallığına giremez.

Yeşua Mesih.




Yeşua insanların günahlarına kefil olup onların günahlarının silinmesi için kefaret olarak gelmedi. Sevgi elçisi olarak geldi. Ancak kabul görmedi. Benimsenmedi. O günlerde olduğu gibi bu günlerde de çoğunluk uykudadır. İnsanların çoğunun ruhları fiziksel olarak yaşıyor olmalarına karşın manevi olarak ölmüş durumdadır. Ruhları hastalanmış ve zayıflamıştır. Bu maddi yaşamı her şey ve sahip olduğunuz maddi bedenlerinizi de yegane varlığınız olarak görüyorsunuz. Bu ölüm bilincidir. Kendinizi fiziksel bedenle ve o an da ki kimliklerinizle kimliklendiriyorsunuz. Bu durumdan dışardan yardım almadan çıkmanız zordur. Eskiden bu yardımlar dinler, tarikatlar ve çeşitli felsefe ekolleriyle yapılmaya çalışıldı ancak 21. Yüzyılda bunlar tamamen politika haline getirilmiştir. Kurumlaşmış dinler, ideolojiler tamamen politiktir. Politika ise temelde kandırma sanatıdır. Amaç toplumları ve insanları iyiye, huzura ve refaha vardırmak gibi gürünse de fiiliyatta bir takım insan iblislerin kendi menfaatleri için insanları bu yönde gütme gayretleridir. Tüm bunları terkedip kendi içinize dönün. Kendi ruhunuza ulaşın. İçinize dönenilmeniz de ellerinizin ve kalplerinizin temiz olmasına bağlıdır. Aksi takdirde bir sonuç alamazsınız. Tam tersi size vesveseler hakim olur. Temiz olanlar hergün belirli bir zaman ayırıp sessiz ve sakin bir ortamda mümkünse tek başlarına, kendi içlerine dönüp Tanrıyı hissetmeye çalışsınlar.Tanrıya bir kanal açsınlar. Hissetmek, çünki Tanrı insanla konuşmaz, hissettirir. Bu nedenle Tanrıyla konuştuğunu iddia edenler dikkatli olsunlar.

Tanrıyı hissetmeden, insan, kendini nefsi yani egosu ile özdeşleştirir. Kendisini sadece egosuyla özdeşleştiren birinin rehberi yine egosudur ve egosunun körlüğünden bireyi yine kendi egosu yani kendi nefsi çıkaramaz. Özetle etrafınıza ölüm bilinciyle bakarken bu kısır döngüden çıkamazsınız. Halbuki bedenleriniz birer geçici vasıtalardır. Elbiseler gibi birer kılıftırlar. Bir ömür boyu kullanılıp atılan geçici örtüler. Buna karşın sizler ölüm ötesinde dahi bedenlerinizin tutkularını tatmin edecek olan cennetler yarattınız ve bunun içinde sevgiyi, bilinci, sağ duyuyu ve genel ahlakı bir tarafa bırakıp bir takım, putperestlerin yaptığı, putlara tapma benzeri töreler, ibadetler ve sürekli tekrarlanan merasimler türettiniz. Ne büyük budalalık!

Yeşua 2000 li yıllarda Tanrının izni ile bir kere daha elleri ve kalbi temiz insanlara ruhsal alemden seslendi. Mesih bilincini insanlara hatırlatılması için bildirdi ancak insanların çoğunluğu maddi dünyanın yarattığı illüzyonun ölüm bilinci içersinde kaybolmuş bir haldeler. Deccaliyet tamda bu haldir. Deccal bu hal içinde olan insanlardır. Mesih bilincinin tam karşıtı olmaktır deccaliyet. Bunun dışında mevcut, ayrı bir varlık olarak ne deccal vardır ne de şeytan. Cin dediğiniz şeylerde yine insanların olumsuz düşünceleri, hal ve tavırlarıyla yarattıkları atmosferdeki olumsuz enerji girdapları, olumsuz sanal kişiliklerdir. Bu girdaplar atmosferin dışına çıkmaz, çıkamaz ve, tüm bu olumsuzluklar sevgi frekansları karşısında saman alevi misali sönüp gider yeter ki insanlar sevgi frekansında yaşamaya başlayıp çevrelerine de bu olumlu frekansları yaymaya başlasınlar. Sevgi frekansını yayan insan sayısı arttıkça da gezegenimizden deccaliyet frekansları silinecektir.


P.s.: Yeşua'dan alınan bilgiler doğrultusunda yazılmıştır.




Hiç yorum yok:

GECE VE RUHLAR

Gecenin sessizliğinde ruhların sesi duyulur ve sadece saf olan ruhlar bu sesleri duyar. Gece, ruhlar birleşip bir ve bütün olduğunda daha da...