Translate

18 Aralık 2017 Pazartesi

KUTSAL (SAF) RUH

İnsan ruhu bedene girince adı insan olur. İnsan beden değil, bedeni bir ömür kullanan  ruhtur. Ruh kendinin farkında olan zaman ve mekan boyutlarının dışında bir bilinç birimidir.

Ruhun dünyasal manada cinsiyeti yoktur. Benimsenmiş kişilikler vardır ancak tamamen arınan ruhlar artık tüm dünyasal tutkularından ve takıntılarından arınmışlardır.  Nefsi yoktur bireysel farkındalık vardır ama üstünlük yoktur. Birlik vardır.

Bedenliyken tutkularımızdan kurtulmak mümkün değildir. Ancak onları  yönlendirebiliriz.  İstenen ve beklenende budur.  Doğru davranışlara...

Dünyada bedenliyken karşı cinsiyetten olduğunu düşünen ve öyle davrananlar akıl hastalarıdır. Onlarla arkadaşlık etmeyin. Onları onaylamak, sempatiyle bakmak, nikahlarını kıymak çok yanlıştır. Onlarla beraber yok oluşa götürür.

Dünyada ruhunu saflaştırabilen varlıklar ölüm ötesinde gözlerini ışığa açarlar. Onlar ışığa çekilip alınırlar ve orada ebedi yaşama kabul edilirler. Hükmü Tanrı kendi huzurunda verir. Bu ruhlara kutsal ruhlar denir. Bu manada Hristiyan topluluklarının kutsal ruh inanışları tamamen yanlıştır. Roma pagan dininden alınmıştır. Üçlük birlik diye birşey yoktur. Tanrı var ve bir Olandır.

Dünyada iken ruhlarını tam saflaştıramayanlar ölüm ötesinde saflık derecelerine göre eğitimlere alınarak Tanrının ikinci yada üçüncü, dördüncü...sayısını Tanrı bilir yeni  bir enkarnasyon şansı vermesini beklerler. Dünya sınav yeridir ve arınma sadece dünyada iken yapılabilir.

Öldürmek affı olmayan bir suçtur. Bilerek yada bilmeyerek olsun, savaş, nefsi müdafa ve görünmez kaza dışında can alanların affı yoktur. Ölüm ötesinde bilerek can almışsa ilahi adalet gereği verdiği tüm acılar kendisine aynen çektirildikten sonra ruhları yok edilir. İnsan öldürmenin her halukarda yanlış olduğunu bilmeden can almışsa verdiği acılar katile yaşatılmaz. Ama onlarda yok edilir. Bu ikinci ve gerçek ölümdür. Ebedi, gerçek ölüme götürür. İçine virüs giren bir programın bilgisayardan silinip atılması gibi düşünebiliriz.

Darp etmek, tecavüz, taciz, küfür, hırsızlık, yalan ve sahtecilik, aldatmak kısaca insana ve çevreye zarar veren tüm davranışlar sürekli tekrarlanırsa da ruhu ikinci ölüme mahkum eder. Programı silen Tanrıdır. Hüküm Onundur ve kesindir. Onun verdiği canı kimse alamaz bu anlamda idam cezasını Tanrı onaylamaz.   Bu kesinlikle yapılmamalıdır. Toplumdan müebbet tecrit yeterlidir.

İnsanların çoğu Tanrı konusunda ciddiyetten çok uzaktır. Başlarına gelenlerden dolayı  Tanrıyı yargılarlar.  Kim onlara Tanrıyı yargılama hakkını verdi? Böyle bir hak yoktur. Tanrıyı yargılayamayız.  Tanrıyı sorgulayamayız.  Tanrı konuşmaz, sabittir ve Varlığı değişmez. Tanrı yapar, konuşmaz. Ruhunu yeterince arındıranlara kendini hissettirir. Ruh bunu hisseder. Bizim içgüdü dediğimiz, olumsuz vesveseler vermiyorsa, ruhumuzla konuşmamızdır. İyi yada kötü hissederiz. Ruhun titreşimi ne kadar yükselmişse bu hissedişler o oranda belirgin olur. Kalp gözünün açılması budur.

Aslında tüm varlıklara sevgi enerjisini saf olarak aynı miktarda yollar fakat kalpler kirlilik oranlarına göre bu Tanrıdan gelen saf sevgi enerjisini kirletiyor.  Temiz bir kaynaktan akan suda temizdir ama içenin ağzı kirliyse temiz suda kirlenir.

Bu günlerde Tanrının insanları kendileri ile başbaşa bıraktığı insanların büyük çoğunluğunun yanlışa gitmesinden belli oluyor bu da bir ciddi karmaşa ve büyük bir yargı ve cezanın gelişinin habercisi gibi...

YESHUA...2012/16 Tebliğler...

Hiç yorum yok:

GECE VE RUHLAR

Gecenin sessizliğinde ruhların sesi duyulur ve sadece saf olan ruhlar bu sesleri duyar. Gece, ruhlar birleşip bir ve bütün olduğunda daha da...