Tanrının görünen bir bedeni yada şekli yoktur ancak tam bir kişiliği vardır. Bizlerle ruhtan ruhlara malum ederek, hissettirerek konuşur. Aynı şekilde Tanrının varlığı ve birliği ancak bizim ruhlarımızın hissetmesi ile bilinir. Bu ruhsal kavrama kalplerdeki sevgi kirletilmediği ve yeterince dua edildiğinde daha bariz bir hal alır. Bunun dışında Tanrıyı bilimsel yöntemlerle anlamak, bilmek olanaksızdır.
Tanrı kişilik olarak dinlerde söylendiği gibi insanlarla beraber değildir yada insanlar, tüm yaratılmışlar Onun içindeler ve hareket ediyorlar demek yanlıştır. Doğa Tanrının bir yansımasıdır demek şirktir. Onun kişiliği (Özü-Zatı-Şahsı) en yüce yerdedir. Her yerde değildir. Ancak Onun sevgisinin sıfatları, aklı, gücü ve bilgisi her yerdedir ve herşeyin farkındadır.
Yaşamın kaynağı Tanrıdır ama yaşamın kendisi Tanrı değildir. Yaşam Onun yarattıklarından biridir.
Tanrı yüce sıfatlara sahip olduğu için Tanrı değildir. Bu sıfatlar Tanrının vasıfları olduğu için vardır. Tanrının bu vasıfları asla yok olmaz. Tanrının bu sıfatları işlevselliklerini asla kaybetmez yada yoğunlukları azalmaz. Tam tersine tam olarak faaldirler ve Tanrıya tam bir itaat halindeliklerinde hiçbir zaman bir kesinti olmaz.
İnsan ise bu sıfatları tezahür ettirebilme kapasitesi ile yaratılmış bir varlıktır. Bu sıfatları kendisine verilmiş belli oranlarda sürekli tezahür ettirebildiğinde tam olarak insan olur.
Tanrı kişilik olarak dinlerde söylendiği gibi insanlarla beraber değildir yada insanlar, tüm yaratılmışlar Onun içindeler ve hareket ediyorlar demek yanlıştır. Doğa Tanrının bir yansımasıdır demek şirktir. Onun kişiliği (Özü-Zatı-Şahsı) en yüce yerdedir. Her yerde değildir. Ancak Onun sevgisinin sıfatları, aklı, gücü ve bilgisi her yerdedir ve herşeyin farkındadır.
Yaşamın kaynağı Tanrıdır ama yaşamın kendisi Tanrı değildir. Yaşam Onun yarattıklarından biridir.
Tanrı yüce sıfatlara sahip olduğu için Tanrı değildir. Bu sıfatlar Tanrının vasıfları olduğu için vardır. Tanrının bu vasıfları asla yok olmaz. Tanrının bu sıfatları işlevselliklerini asla kaybetmez yada yoğunlukları azalmaz. Tam tersine tam olarak faaldirler ve Tanrıya tam bir itaat halindeliklerinde hiçbir zaman bir kesinti olmaz.
İnsan ise bu sıfatları tezahür ettirebilme kapasitesi ile yaratılmış bir varlıktır. Bu sıfatları kendisine verilmiş belli oranlarda sürekli tezahür ettirebildiğinde tam olarak insan olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder