Translate

6 Mart 2017 Pazartesi

HIÇBIR INSANA %100 GŪVENILMEZ

İNSANA %100 GÜVENİLMEZ

Kalbin saflığı için dış temizlik, terbiye ve edeb yeterli değildir. Domuzuda yıkarsınız temiz olur ama domuz domuzdur. Terbiyeli olmak, çevresine  nazik davramak, düzgün giyinmek bir insanının kalbini saflaştırmaz. Sadece dış temizlik yetersizdir. Dış temizlik yeterli olsaydı yıkanıp çiçeklerle süslenen her cenaze sonsuzluğa kavuşurdu. Esasen  kişi görünüşte son derece yüksek ahlaklı, ince düşünce sahibidir ama bu ehlileşmiş görüntü dipte bastırılmış vahşi duygular taşıyor olabilir. Dış şartlar değiştiğinde kişinin ne olduğu olaylar karşısında kendini gösterecektir. Bir gemi taşlarla da batabilir altınlarlada. Yükü önemli değildir.

Lütuf cehaletle bir arada bulunamaz. Cahil insanın kalbinde Tanrı sevgisi olmaz. İnancı korku  ve menfaat ilişkisi üzerinde vardır.

Gerçeğe cahil olan kişiler kurnazlıkta ileri ve hızlı olabilirler ancak bunların kurnazlığı uzun vadede hiçbir sorunu çözemez.

Cehalet her kötülüğün temelidir ve malesef diplomada cehaleti silmez.  Bilgi inancı içine taşımalıdır. İçinde inanç taşımıyan bilgi insanı kibire sürükler. Cahil insanlar diplomalı veya diplomasız, cehahaletleri ile kucaklaşmakta ve tedavi olmak istememekteler. Elbette saf olmayan kalpler Tanrının huzuruna alınmaz.

Esas olan ruhsal bilinçlenmedir. Yalan ve iki yüzlülükle bir yere varılmaz.

Özetle medeni davranış görünüşte gökyüzünde parlayan bir yıldız gibi görünebilir ama konu kalbin saflığı olunca aradaki fark kristalle elmas arasındaki fark kadar büyük olabilir. Sadece terbiyeli davranmak insan kalbini saflaştırmaz bunun için Tanrının lütfu gereklidir. Bu sebeble hiçbir insana %100 güvenilemez.

Hiç yorum yok:

GECE VE RUHLAR

Gecenin sessizliğinde ruhların sesi duyulur ve sadece saf olan ruhlar bu sesleri duyar. Gece, ruhlar birleşip bir ve bütün olduğunda daha da...