Translate

15 Nisan 2017 Cumartesi

BİR OLAY

YEŞUANIN GİDİŞİNDEN HEMEN SONRAKİ BİR OLAY

Hananya adında bir adam, karısı Safira'nın onayıyla bir mülk sattı, paranın bir kısmını kendine saklayarak gerisini getirip elçilerin buyruğuna verdi. Karısının da olup bitenlerden haberi vardı. Petrus ona, "Hananya, nasıl oldu da şeytana uydun... yalan söyleyip mülkün parasının bir kısmını kendine sakladın?" dedi. "Mülk satılmadan önce sana ait değil miydi? Sen onu sattıktan sonra da parayı dilediğin gibi kullanamaz mıydın? Neden yüreğinde böyle bir düzen kurdun? Sen insanlara değil, Allah'a yalan söylemiş oldun." (Elçilerin İşleri, 5:1-4)

Gerçek ise bu karı kocanın orada öldürülmesiydi. Sebebi ise kendilerine birşeyler ayırmış olmalarıydı. Bu da aslında havarilerin de Yeşuayı tam olarak anlayamamış olduklarını gösteriyor.

Bu bilgiyi Yeşuaya sorduğumda üzülerek onayladı. Yani sevgi temelli bir öğretide can almanın yeri olur mu ama o devirdeki ilkel insanların bilinci bizlere göre çok geriydi ve ha koyun kesilmiş ha insan misali bir seviyedeydi. Malesef yine Yeşuanın bana aktardığı kadarıyla bu zamanda bile (21. Yüzyılda) Onu tam anlayıp özümseyebilen insan sayısı tüm dünyada1000 kişiden azmış. Genler çok bozukmuş. Savaşlar, bilinçli toplu tecavüzler(kendi genlerini yaymak), yanlış yada eksik beslenmeler, akraba evlilikleri, korku ve zulüm saçan tüm inanç ve kötülükler, hastalıklar genleri çok bozmuş.

Hiç yorum yok:

GECE VE RUHLAR

Gecenin sessizliğinde ruhların sesi duyulur ve sadece saf olan ruhlar bu sesleri duyar. Gece, ruhlar birleşip bir ve bütün olduğunda daha da...