Tanrı ruhtur. Tanrı insan değildir. Tanrının zatını anlamak mümkün değildir. Tanrı vardır ve birdir. Var olmak için bir sebebe ihtiyacı yoktur. Varlığı bir kaynağa bağlı değildir. Herşeyin başı ve sonu Odur. Kainattan tamamen ayrıdır ama her yarattığının içinde Onun kendinden verdiği yaşam enerjisi vardır. Onun bu yaşam veren enerjisi olmadan hiçbir varlık kendi başına var olamaz. Tanrı saf iyiliktir. Tanrı yalan söylemez. Saf doğruluktur. Tanrı saf sevgidir. Onun bu özelliklerine aykırı hareket eden varlıklardan rahatsız olur. Tanrı her tür kötülükten uzaktır. Tanrı hiç kimsenin içine nüfus edemeyeceği ölçüde parlak bir ışıktır. Onun ışığında karanlık hiçbir nokta yoktur. Tanrının krallığı ya da Kaynak dendiği vakit burada Tanrının bulunduğu yer kast edilmemektedir. Kast edilen Onun gücünün kaynağının bulunduğu yerdir.
Bu nedenle Tanrı tek bir ruhsal kaynaktır ve sınırsız bir mükemmeliyettir. Varlığı sonsuza dek kendinden kaynaklıdır. Kaynak Odur. Onun hakkında fikir yürütülebilir ancak o bütünüyle kavranamaz. O hiçbir kavrama sığmaz. Onun zatı kelimelere sığdırılamaz. Kısmen biraz tarif edilebilir.
Yeşua'nın mesajı dünyasal yaşamlarımızda anlayışlarımızı genişletmek, ruhsal olarak büyüyüp olgunlaşmamız açısından çok önemlidir. Ölümden korkmamız gerektiğini ve diğer varlıklara karşı sevgi ve şefkat içinde olmamız gerektiğini söyler. Varlığın birliğinden bahseder. Bu anlayış herkes için geçerlidir. Herkese ve herşeye karşı olumlu duygular içinde olmak hatta hiçbir varlığı mecbur kalmadıkça rahatsız dahi etmemeye çalışmak çok önemlidir. Bunu vurgular. İnsanlar arasında ırk, din, dil, cinsiyet açısından bir ayrım yapmamak gerektiğini söyler. Sevginin en büyük kanun olduğunu söyler.
İçsel seslerinizin Tanrının sesi olduğunu kavrayın. Tanrı her varlığa hissettirir yeter ki siz sakin ve tutkularınızdan arınmış saf bir kalbe sahip olun. Kendinizi Tanrıdan koparmayın. Araya şefaatciler, aracılar, muskacılar koymayın. Halbuki dinler bu sesin şeytanın ya da cinlerin sesi olduğunu iddia ederek insanı kaynaktan koparmaya çalışmaktadır. Kendilerini şefaatçi ya da aracı kılıp insanları Tanrıdan ayırarak kendilerine teslim olmuş kullar haline getirmeye çalışmalar Tanrının hükmüne isyandır. Sakin ve saf bir kalpten gelen her fısıltı saftır. Eğer siz içinizden saf olmayan, sevgiden ve şefkatten yoksun olumsuz birşeylerin geldiğini söylüyorsanız o içsel sesiniz olamaz. Nefsinizin vesveseleridir. Genellikle içinize ilk doğan ses doğrudur. Sonradan vesvese karışabilir.
Din eğitimi ahlak eğitimidir. Bilim ise ayrıca kişinin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda çağdaş okullarda alınır. Eskiye dair bir sürü boş dogmanın ya da saçma meselin ezberlenmesi bilim ya da ilim değildir. Bu yapılmadığı için plajda çıplaklık ya da cinsellik konusunda iştahla dikkat kesilen ve dehşetli muhalefet yapan sözde din alimleri sıra çocuklara taciz, tecavüz, pislik, kabalık, küfürlü konuşma, şiddet, hırsızlık ya da hayvan hakları veya doğayı koruma konusu açılınca aynı dehşetli ilgilerini gösterememektedirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder