Translate

28 Ağustos 2020 Cuma

İÇİNİZİ DİNLEYİN

Covid 19 virüsü yoldan sapmış, tamamen zevk ve sefaya kilitlenmiş insanoğluna ilahi alemin bir cezasıdır. Suçsuz olanlarmı var? Nereden biliyorsunuz? Doğrular niye kötülüklere mani olmadı? Niye pasif kaldılar? Eh bazı yaşlarda kurunun yanında gidecek.

Zaten var olan bu virüs ilahi alemin yeryüzündeki hepten kötü insanları kullanarak insanlara bulaşmasına izin verdikleri bir musibettir. Bu virüs başımıza geleceklerden sadece biridir. Gördüğüm rüyalarımda bu insan neslinin zamanının 2040 da  biteceği bilgisi üzerinde 2040 yazılı bir mezar taşı gösterilerek tarafıma bildirildi. En doğrusunu Tanrı bilir şüphesiz. 

Başka virüslerde olacak. Yine bana bildirildiğine göre insanoğlunun %96 sı yok olacak. Uzaylı varlık, ufo yardıma gelmeyecek. Niye gelsinler ki!  Tüm bunların sonucunda geriye dünyanın ücra ve yüksek köşelerinde kendi kendilerine yeterli ilkel sayılabilecek bazı insan toplulukları sağ kalacak. (%4). Bir kıta batacak ve yeni bir kıta su yüzüne çıkacak. Aşırı seller olacak. Bazı yerde de kuraklıklar olacak. Doğa öcünü alacak. Savaşlar olacak. Bunlar bana Yeşua tarafından söylenenlerdir. Benim öngörüm ya da bilinçaltı isteklerim değil. Maaşını zengin elitlerden alan, onlara göbekten bağımlı bilim ve din adamları da, hala yalan yanlış enformasyonlarla insanların gerçek bilgilere ulaşmasını engellemekle meşgul.

Dünyada insanlık adına, sevgi adına, saygı adına olumlu olan bir gelişme var mı? Yok. Ben mi göremiyorum? Keşke öyle olsa. Ayrıca dünyada oksijen miktarı azalıyor ve bunu tespit eden bilim insanları nedenini henüz anlayamıyorlar. Bu da bildirildi.

Peki ne yapalım. Herşey bitti ise ne yapalım? 

Düğünlerde tantana yapmayın. Maç diye, asker uğurlama diye ortalığı karıştırmayın. Aç gözlülüğü ve yalan dolanı terk edin. Arsızlığı, hayasızlığı terk edin. Sevgiyi hatırlayın. Saygıyı hatırlayın. İnsanlığı hatırlayın. Din hurafelerinden, mitolojik masallardan, fenimizmden, ateizmden ve her türden egoizmden sıyrılıp gerçek Tanrı'ya yönelin. Sözlerim akıl hastalarına değildir.

Her birey kendinden sorumludur. Kendi ruhundan sorumludur. Egoistliği bırakın. Şer kurnazlığında birbirinizle yarışmayı bırakın. Sevgiye ve saygıya dönün. Bu elinizde ne varsa saçın demek değildir. Öncelikle şöyle bir sakinleşin ve sonra içinize dönüp içinizi dinleyin. Orada, hala ruhunuzda geriye kalmış bir şeyler varsa hissedersiniz. O hissi duyanlar zaten bir şeyleri doğru yönde en azından kendileri için değiştireceklerdir. Aksi takdirde, yoksa bir kıvılcım ruhta, olay o birey için bitmiştir. Ruhu ölmüştür. Kötülükleri çok fazladır. Ve, kötülükler insandaki bu kapıyı kapatır. Ve, kimse kimseyi kurtaramaz.

Alpaslan Kuzucan

22 Ağustos 2020 Cumartesi

PYSCHOLOGICAL HEALING

When we turn inwards and start doing the Psychological Healing to bring ourselves back to wholeness, we are not just reparenting, we are releasing the traumas from our forebears, the human collective experience and our childhoods. We get to replace these traumas with Source, which is the ultimate integration, wholeness and healing love that takes us wound by wound immediately back to our True Self organic state without our traumas.

Then we become What We Really Are without the fractures that have been inflicted upon us by other humans whose fractures were inflicted upon them too.

Make evolving yourself your highest mission.

The relief and joy and wholeness we start to feel is indescribable.

THE UNIQUE HUMBLENESS OF YESHUA

Yeshua did go through a period of training among with other teachers, but for him there was very little identification with being a ‘somebody’ or with his role in the Plan. Part of the reason he was such a committed initiate and servant of God is that he was very settled with being a ‘nobody’. For many people, power is a big issue: to think or feel you have power, you have to be in a position of authority, you have to be high up somewhere, and that was so rife in humanity at the time. You had to be a ‘someone’ to have any power at all; you could not be a simple person and have equal power. What Yeshua brought has allowed so many people to initiate of their own accord, to rediscover and come into their own power, and this has led humanity to a different place, so everyone is now a potential messiah, a deliverer by example of their livingness from the snares of the temporal world and its illusions. This is because of what He brought.

The lie was to make it all about Yeshua, making him the only Son of God, and this was evil’s aim, first through Paul of Tarsus, who effectively brought through an entirely twisted version of Yeshua’s life and work, and later through the bishops and popes of the church, who introduced the abstruse and obfuscatory theological doctrines which have defined Christianity and continue to do so today.

Yeshua uniquely had a state of purity, being born without sin. But this quality is a attainable quality. To say that it is unattainable for people and that no one has or could ever achieve it means this doctrine is used as a cover to justify the creation of a whole super-stratum of people – popes, bishops, priests, etc. – who were deemed somehow closer to this assumed state of grace and could act as intermediaries for the rest of us, the fallen sinners who are redeemed by their actions continually cleansing our recurring sins. This is nothing but a total fallacy and simply a tyrannical means of wielding power and domination over people to extract wealth and demand prestige.

THE CORE MESSAGE OF YESHUA'S UNIVERSAL BROTHERHOOD


What Yeshua taught was simply – align to that Divine essence inside of you, take it out into the world and live it in everyday life, and by that you save yourself and offer yourself by reflection to others to follow your example without any expectations.

The esoteric community of His time and many since were so identified with what we have got to do and be – to do all of these arduous tasks and to work at it with discipline; to live in a prescribed certain way and to remove ourselves from humanity – but he exposed the illusion of all of that and showed all how simple it could be.

All that matters is the love and the connection you hold in your inner heart and your openness to sharing that without any expectations of others. This understanding was a game-changer in the unfolding of the Ageless Wisdom and the Divine Plan for humanity, and it was Yeshua who was the focaliser of the delivery of this new direction of the Plan.

But the Spiritualists prior to Yeshua had not been in any way unique or negligent. Up until the time of Yeshua, the Path of Initiation had been different: people willing to reconnect with their Soul needed to retreat to some extent from humanity and strike out on a highly disciplined way of life, away from the apparent snares and desires of temporal life.

Yeshua taught humanity to make it one world, to see that there is just one life. The new Plan was not about separatism and religious elites, those supposedly closer to Divinity; rather we evolve as one world, one humanity. It was all so simple: it was just about life, True love and the True family of universal brotherhood. Before Him people were searching for the transcendency, the illusion that salvation is an ultimate form of bliss, an escape from life and the duties.

20 Ağustos 2020 Perşembe

RUH NEDİR?

Esas varlığımızdır. Tevratta geçen bir kelimedir ve anlamı nefestir. Mahiyetini tam bilmek söz konusu değildir. Madde olmayandır. Tanrının bize kendinden verdiği saf bir enerjidir. Zihnimiz ise beynimizin bir ürünüdür ve fakat ruhumuzu hakimiyet altına alırsa kirletebilir. Dünyada iken buna dikkat etmeliyiz. Eyleme dökmediğimiz sürece aklımıza gelen kötü düşüncelerden ruhumuz etkilenmez yine de zihnimizi iyi, olumlu düşüncelerle dolu tutmalıyız. Kulak dolgunlukları hiç farkına varamadan bizi beklenmedik kötülüklerin yapıcısı haline getirebilir.

Zihin beynimizle birlikte ölür geriye kalan ruhtur. Dolayısıyla dünyasal kişiliğimiz ortadan kalkar. Geriye bedenli olarak Dünya'da yaşanan tüm duyguların bir sentezi kalır. Tanrı enerjisiyle, eğer saflaşabilirse birleşecek olan ruhumuzdur. Fiziksel bedenler ölümle toprağa karışır. Ruhların bedenleşme hakları da sınırsız değildir. Herkesin eşit hakkı vardır ama sınırlıdır. Son hakkında da başarılı olamayan ruhlar ölür. Ruhsal hafızaları silinir. Bu ruhun ölümüdür. Yani ruhlarda ölür. Ebedi yaşam kazanılması gereken bir hedeftir. Müktesap hak değildir. Şu an bu nesil için son hakların kullanıldığı bir dönemdir.

Ruha eğer dünyasal kirler, kötü eylemler neticesi bunların oluşturduğu olumsuz duygular yüklenmişse bu ölüm ötesinde onun için azap olur. Şayet kötülükten uzak saf kalabilmişse ölüm ötesinde ışığa kavuşur. Eğer gerçeğe de uyanabilmişse Tanrı ile ölümsüz yaşama kavuşur. İçinde bulunduğumuz dönemin kapanış olması sebebiyle kişi kendi özgür iradesi ve gayreti ile gerçeğe uyanmak zorundadır. Sadece iyi, zararsız insan olmakta yetmeyecektir. 

Dünyevi kimlikler, dünyevi bilgiler, cinsiyet, akraba, tanıdık orada yok olur. Kalan sadece temiz ya da kirli ruhtur. Ruh orada riyakatine göre görür, duyar ve kendinden bilir. Bilincinin dereceleri vardır. Bazıları azaptadır, bazıları yeni bir reenkarnasyon için eğitimde ve bazıları da Tanrı katında reenkarnasyon döngüsünden kurtulmuş Tanrının askerleri olarak Tanrı ile sonsuz yaşam ışığında bir olmuşlardır. Bu Tanrı olmuşlar demek değildir. Olan, vatanından rüzgarlarla savrulmuş  bir denizdeki su damlasının kirlerinden arınıp tekrar okyanusa kavuşması misalidir. Ancak son dönemi yaşıyor olmamız nedeni ile ya hep ya hiç durumundayız. Yeniden bedenleşme hakları bitmiş durumdadır. Hüküm Tanrı'nındır şüphesiz.

Yeşua'dan alınan bilgiler doğrultusunda yazılmıştır.


19 Ağustos 2020 Çarşamba

SAHTE MURŞİDLER



Sahte yol göstericiler sizden menfaat bekler. Para, mal, bedeniniz yada fiziksel enerjiniz. Bir şekilde bu beklentiler er ya da geç sizden talep edilecektir. Halbuki gerçek bir ruhani murşid sizden herhangi bir menfaat talebinde bulunmayacaktır. Gerçek bir ruhani insan sizi kendi içinize döndürmeye, sizi sizle birleştirmeye çalışırken bunu asla sizin için yapamayacağını, yol gösterme dışında sizin bunu kendi başınıza yapmanızın şart olduğunu açıkça size belli edecektir. Söyleyecektir. Halbuki kuzu postundaki kurt olan sahte murşidler kendileri olmadan bu aydınlanmanın olamayacağını, kişinin kendi başına bunu yapmasının mümkün olamayacağını etraflarına empoze ederler. Beyin yıkarlar. Delilik boyutundaki bu sahtekarlardan uzak durun.

Sahte mürşidlerin dokuz bariz göstergesi vardır. 

1. Size hiçbir zaman kalıcı bir rahatlama hissi sunamazlar. Anlık bir takım rahatlama hissi duymanıza vesile olabilirler. Gerçek bir çözüm getiremezler. 

2. Zorba, emir kiminde bozuk hatta küfürlü bir lisana sizi alıştırırlar ki bu da size huzurdan ziyade yıkım getirir.

3. Kerametler gösterme gayretiyle bir takım illizyonlar yaparlar.

4. Menfaat talepleri hiç bitmez. Himmet, bağış vs.

5. Kehanette bulunurlar. Hiçbir zaman tutmayan bir sürü yalan dolan. İçlerinden biri es kaza tutsa ooo ne ala...

6. Obezdirler. Üç kişinin yediğini yerler. Göbek çevreleri çok geniştir.

7. Abazadırlar. Gözleri fıldır fıldır döner. Cinsel sapıklıklar, pedofili dahil, sık olarak görülür.

8. "Gözler ruhun aynasıdır" derler. Bunların bakışları karanlık ve şeytanidir. Yüzlerinde nur yoktur.

9. Muritlerini kendilerine düşünmeden bağlı kul, köle haline getirmek isterler. Eleştiriye, sorgulanmaya hiç tahammülleri yoktur.

Alpaslan Kuzucan

AYDINLANMAK İÇSELDİR DIŞARDAN OLMAZ


İnsani travmalar ve sahte inançlar üzerimize yüklendikçe kendimize olan güvenimizi kaybederiz. Kendi içsel bilgeliğimize ulaşmakta zorlanırız. İçimizdeki bu yer bize hislerle ve içgüdülerle hitap eder. Israr etmez, tekrarlamaz. Bir kere hissettirir. Bizler eğer kafalarımızın içinde hapis olarak egomuzun boyutundaysak, kalp boyutuna giremiyorsak kendi zihnimizin içinde ki kısır döngüsel fikirlerle boğuşmakta isek bu içsel merkezimizden koparız. Onu hissedemeyiz. Sukunet ve sakinlik bu yüzden çok önemlidir. Dua bu yüzden çok önemlidir. Bu durumda başkalarından, bizim dışımızdan gelecek yardımlara bel bağlarız. Bütünleşmek, gerçeğe ulaşabilmek için adeta bir mucize bekleriz ancak bu durum bir çözüm getirmez. Aydınlanmayı her fert kendisi yapabilmelidir. Kendi içsel merkezi ile birleşip bunu yapabilmelidir aksi takdirde bir yere varamaz. Dışardan bazı tavsiyeler, bilgiler dinlenebilir. Elbette bunun yardımı da olur ancak esas olan kendi içsel bilgeliğimizin, içsel sesimizin bize sakinlik içinde hissettirdikleridir. Bize hissettirebildiklerini sukunetle dinleyip bunları yaşamınızda uygulayabilmemizdir. Aksi takdirde bir takım güven telkin eden mevkileri ele geçirmiş ruhsal narsistlerin kölesi olur ve bizi maddi manevi sömürmelerine izin veririz.

Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BİLDİRİYOR

KÜFÜRLÜ KONUŞMAK 

Küfür etmeyin. Küfür, içi kötülüklerle ağzına kadar dolmuş insanların ağızlarından bu kötülüğün dışarı taşmasıdır. 

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

YEŞUA’NIN ÖĞRETTİĞİ BİR DUA 

"Yeşua Mesih’in aracılığıyla ruhum yıkandı ve arındı. Senin adın, senin iraden, senin egemenliğinle Yeşua Mesih’in rehberliğinde huzuruna geldim Tanrım. Gökte olduğu gibi yeryüzünde de senin isteğin olsun. Senin ilahi takdirine güveniyorum. Tanrım bizi her türlü kötülükten kurtar, çağımıza rahmetinle barış getir. Benim değil, senin dediğin olsun Tanrım". 

Âmin. 

Kişisel isteklerinizi de dile getirin sonra akışına bırakın. Mutlaka bir gün bu isteğinizin olacağını bilin ama süre koşulu istemeyin. 

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Hristiyanlığı ben kurmadım. Yahudi dinini de sevmedim. Amacım farklı bir düşünce akışı yaratmaktı. İnsanları biraz daha sevgiye, şefkate çekmek istedim ama onlar istemediler. Beni havarilerim bile tam anlayamadı. Şimdi bile beni tam anlayabilen birkaç kişi var sadece. Sen beni tam anlayanlardansın kardeşim. İnsanların benim yeni bir din kurmaya çalıştığımı düşünmeleri beni çok rahatsız ediyor. Ben iki bin sene önce de yeni bir din kurmaya çalışmadım. Biliyorsun, ben Yahudi’ydim. Yapmak istediğim, mevcut dindeki yanlışları düzeltmekti. Yeni bir hareket yaratmak değildi. Benden sonra gelen gibi kendi ismimi öne çıkarmak, adımı yaymak gibi bir niyetim de yoktu. Hatta kendi ismim bilinsin dahi istemedim. İstediğim, insanların yüzlerini Tanrıya çevirmekti sadece. Bunu bilsinler. 

Yeşua

YEŞUA BILDİRİYOR

Cinsel sapkınlıklar Tanrıya isyandır ve onları normal kabul edenlerde dahil kesin yok oluşa götürür. 

Tarihte Sodom ve Gomora ’da cinsel sapkınlıklar o denli yüksek boyutlardaydı ki insanların kendileri mikrop haline gelmişti ve mikroplu şeyler kireçlenir. Tanrı Sodom ve Gomoralıları kireçledi. Bütün cesetler, yapılan arkeolojik kazılar sonucunda tamamen kireçle kaplanmış olarak bulunmuştur. 

...((Arkeolojik kazılar sonucu bu şehrin tüm insanlarının, gelen selin kireçli nehir yatağından taşıdığı kireçli sular ile tamamen kireçle kaplanmış olduğu saptanmıştır.))...

Bu tip cinsel sapmalar insanlıktan çıkıştır. Temelinde delilik boyutunda çarpıtılmış seks dürtüsü vardır. Bu tip insanlara akıl hastası gözüyle bakılmalı, tavırları onaylanmamalı, kendilerine sempati duyulmamalı, onlarla arkadaş olunmamalı ve tıbbi müdahaleye sevk edilmelidirler.   

Yeşua


TANRIYI BİLMEK

Tanrıyı bilmek insan varlığının amacıdır. Bunu anlayan huzura erer. Ben merkezli arayışlar son bulur.  Arayış sona ermiştir.  Yaşam kutlanılacak bir hal alır.  Varlık sahnesinde oluşumuzun tek bir amacı vardır. Tanrıyla yürümek, Tanrı ile birlikte olmaktır. Ruhumuzun özbenliğimizle bir olmasıdır.  

Aydınlanma kelimesi bazılarınızca süper güçlerin elde edilmesi ile bir anılır. Hayır, aydınlanmak Tanrı ile bir hissetmenin doğal tezahürüdür.     

Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BILDİRİYOR

İnsanlar gereksiz konuşmalardan kaçınıp Tanrıyı düşünsünler. Yüzlerini ışığa çevirsinler.  İnsanlar sorunlarını eğer sonuca ulaştıracak bir durumda değillerse gereksiz meraklarla soruşturmasınlar. Boşuna konuşmasınlar. Bu boş konuşmalar enerji kaybıdır hâlbuki enerjinizi Tanrıya yönlendirirseniz daha iyi olur. Tanrı zaten gerekeni gerektiği zaman yapacaktır. Bir de onun görevlendirdiği ruhlar kendilerine verilen görevi verildiği anda yaparlar. Siz, sorunu olan herhangi bir kimseye olumlu katkı yapacak durumda değilseniz bu durumda başkalarının sorunlarını konuşmakla sadece kendinizi üzmüş olursunuz. Bu da enerjinizi düşürür. Bu gibi beyhude meraklardan ve konuşmalardan kaçının.  

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Sizler törelerinizle ve kadim bilgileri yanlış aktarımlarınızla da Tanrı'nın sözlerini kirletiyorsunuz. 

‘’Yaratılanı hoş gör yaratandan ötürü.’’ sözü yanlıştır. Tanrı hoş görülecek varlıklar yaratmaz. Onun yarattıkları mükemmeldir ancak kendini Tanrı'dan ayıran insan kötülüğe saparak bozulur. Özgür iradesini Tanrı'ya karşı gelme yönünde kullanarak yanlışa gider. Bu hali ile Tanrı'nın yarattığı değildir. Hoş görülemez. Kötülüklerle mücadele edilmelidir. 

Yeşua


YEŞUA BİLDİRİYOR

Sonsuzluk Tanrıya ve kutsal (saf) ruhlara,  o  mertebeye çıkabilenlere aittir. Diğer her şeyin sonu bir şekilde vardır. Bilincin de çıkabileceği son bir kademe vardır.  Rakam olarak on ikinci kademe diyebiliriz. O noktada artık tırmanma bitmiş, zirveye çıkılmıştır. Merdiven bitmiş, düzlüğe varılmıştır. Oradan her yer görünür. Daha yukarısı yoktur. O noktada da aşağı bakıp insanları küçümsemeyin. Yukarı bakın. Işığa bakın. 

Ben kimim? diye sormayın. Bu bencilliktir. Daima, ben neyim? diye sorun.  

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Tek başınalık kabul edilmelidir çünkü o esastır. Üzüntüyü tek başınalık yaratmaz. Tek başına kalmanın gerektiğini düşünmeniz üzüntü yaratır. Tek başınalık özgürlüktür. Yalnızlığı tek başınalıkla, tek başınalığı yalnızlıkla karıştırmamak lazım. Her halükârda varlıklar tek başınadır. Düzen budur. Tanrı da tek başınadır. Bu durum enerji yaratır ve Tanrıya daha fazla enerji yollarsınız. Tek başınalığı becerebildiğiniz andan sonra insanlarla iletişiminiz farklı olacaktır. Tek başınalık Tanrıya mahsus değildir. Tüm canlılara mahsustur. Bunu unutma kardeşim. Sen artık her şeyi yapan değil, tanıksın. Bunu da hatırından çıkarma.

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Tanrının yoluna odaklanın. Gözleriniz bu noktaya konsantre olsun. Başka yöne bakmayın. Yeşua Mesih olarak dünyaya tekrar, eğer ki insanlar sadece Tanrının yoluna odaklanırsa gelirim.  İnsanların bu haliyle dünyaya tekrar gelmem söz konusu değil. 

Beni tahta olan bir haçla ölü halde simgeliyorlar. Benim simgem yoktur ama illaki bir simge aranıyorsa bu canlı bir ağaç olabilir. Zaman zaman durgunlaşır, yapraklarını döker sonra yeniden çiçek açıp meyve verir. Üzerinden bulutlar geçer ama etkilenmez.  

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR


Tanrı ve Kutsal Ruhların halkası her şeyi görür ve bilir. Hepiniz yaptıklarımızla apaçık ortadasınız. Saklamak olanaksızdır. Kendinizin farkında olun. 

Doğruda ve sevgide mi yaşıyorsunuz? 

Aynı hataları aymazca tekrarlamak kalpleri körleştirir ve Tanrıyla olan irtibatınız gittikçe söner ve sonunda kapanabilir. 

Maddenin uyuşturucu etkisinden bir an evvel kurtulun. Ruhlar âleminde henüz dünyada doğma şansı bulamayan ruhların mevcut olduğunu bilin ve size verilen bu şansı çok iyi değerlendirin. Bu neslin son zamanıdır.

Kimseye zararı yoksa yapılabilir sözü yanlıştır. Bir kereden bir şey olmaz sözü yanlıştır.  

İnsanın kendi bedenini de sevmesi, temiz tutması, tüm uzuvlarıyla birlikte, onlara iyi bakması ve zarar vermemesi şarttır. Esasında tüm canlılar Tanrının hücreleridir. Ama bu hücrelerin bazıları kirletilmekte ve kanser hücreleri misali yok edilmeleri gerekmektedir. 

İnsanlar kendi bedenlerine dövme yaptırmaktalar. Bu kabul edilemez. İşareti sadece Tanrı koyar. Siz koyamazsınız.  

Gelişigüzel cinsel ilişkilerle bedenlerinizi  kirletmeyin. Hastalıklara maruz bırakmayın. Bedenlerinizi en temiz haliyle aldığınız gibi Tanrıya iade etmek durumundasınız. Yaşamı ciddiye alın. Yüzlerinizden gülümseme eksik olmasın ama yaşamınızı ciddiyetle devam ettirin. Cinsel birliktelik sadece insan ırkının üremesi  içindir.

İnsan ruhu ölürken büyük acı çeker. Benim çarmıhta çektiğimi düşünülen acılar bunu simgeliyor. Esasen benim tüm yaşamım bir simgedir. Kendinizi dışarıdan seyretmeyi öğrenin. Ben orada acı çekmedim. Kendimi dışarıdan seyrediyordum. Arınmış ruhlar acı çekmez. 

Size verilen herşeyi kirletmeden kullanmak ve hiçbir şeye zarar vermeden yaşamak ve aldığınız gibi tertemiz Tanrıya iade etmek durumundasınız. 

Siz kendiniz de zarar görmemelisiniz. Aldıklarınızı Tanrıya saf olarak teslim etmelisiniz. Kendi bedeniniz ve ruhunuz bunun dışında değildir. 

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Ruhlar dünyaya yalnız gelir ancak bazıları yalnız dönmez. Başarmış ve kendini tam arındırmış olanlar ışıktan varlıklarca karşılanır. Başaranlar tüm yaşamlarını iyilik ve sevgi üzerine kurmuş ve öyle de yaşamış olanlardır. Esasen bunu başarmakla onların kendileri de ışık olmuş ve sonsuza kadar Tanrıyla beraber ışıktan bedenler içerisinde yaşama hakkı kazanmışlardır. Onlar artık Tanrının askerleri olmuş ve kutsallık kazanmış varlıklardır. 

Çoğunluk ise yalnız gelir ve yalnız döner. Ruhsal yoldayız hepimiz. Başarılı olmak için kendimizi disipline sokmalıyız. Gerçek ve değerli olanla geçici olanı ayırt edebilmeliyiz. Birinci olan değerleri birinci olarak almayı öğrenmeliyiz. 

Bu dünyanın ışığı geçicidir ve gölge yapar. Güneş gidince her yer karanlık olur. Ebedi yaşamda ise hiçbir şeyin gölgesi yoktur çünkü varlıkların kendisi ışıktır. Bu ışık gitmez. Orada gece yani karanlık olmaz.  Mevsimlerde yoktur.

Yeşua


YEŞUA BİLDİRİYOR

Soru: Kehanet nedir.

Yeşua: Falcılık yani aldatmadır. Bilhassa kapalı odalarda yapılan her türden güya doğaüstü metafiziksel gösteriler illüzyondur ve göz yanıltmaktır. Bu manada aletsiz ameliyat yaptıklarını söyleyip bunun sosyal medya kanalıyla reklamını yapanlara itibar etmeyin. Benim 2000 yıl önce bedensel olarak aranızdayken böyle şeyler yaptığımı duydunuz mu? Hayır, keza yaptıysam da bunu gizli tutardım. Dünyevi konularda bilimsel düşünceden uzaklaşmayın. 

Kehanet, gelecekten haber vermek kendinizi Tanrıdan üstün görmektir. Tanrı kendisine ait işlere karışılmasından rahatsız olur.  

Öte âlemde her şey enerjidir. Enerjinin kaynağı Tanrıdır. Yani tüm yaşam enerjisi Tanrının enerjisidir. Bu manada tek varlık Tanrıdır. Onsuz hiçbir şey var olamaz. O’nun huzurunda olmak O’nun ışığını kaynakta görebilmek demektir ki tarifi imkânsız bir huzur verir. 

Sonsuz şekilde dünyada yeniden doğmak yoktur. Bu kısır bir döngü olurdu. Sonsuz yaşam, kazanılmış bir hak değil, hak edilmesi gereken bir hedeftir. Bu manada da insanların, uyanmak demek olan kıyam etmek, kalkmak kelimesini dünyanın sonu gibi anlaması çok yanlış bir yorumdur. 

Dünyanın sonu değil, insanların sonu da değil ancak bu insan neslinin sonu geldi. Dünyadaki insanların büyük çoğunluğunun bu bedenlerindeki yaşamları son şanslarıdır ve de çoğu ölüm ötesinde ruhsal ölümle karşılaşacaklar. Tanrının da sabrı bitti. 

Yeşua


YEŞUA BİLDİRİYOR

Şuuraltına giren hiçbir şey silinmez. Bebekliğinizdeki bazı şeyleri bile hatırladığınıza göre silinme yoktur.  Etkisi kalkar. Etkisi kaybolmuş şuuraltı kayıtları da sizi vefat sonrası kabirdeki süreçte etkilemez. 

Bilincinizi yükseltirken dalgalanmayın. İniş çıkışlar yaşıyorsunuz. İnsanlar ve olaylar sizi aşağıya çekmesin. Yüzünüz daima Tanrıya dönük olsun. Işığa dönük olsun. Işığın kaynağı Tanrıdır. Diğer insanları durup bekleyebilirsiniz ama siz aşağı inmeyin. Bulunduğunuz bilinç seviyesinde kalın ve yüzünüz Tanrıya dönük olsun. Onların size gelmesini bekleyin. Aşağıya bakmayın.  

Tanrıdan yüzünüzü çevirirseniz kaos yaşarsınız. Işıktan mahrum kalırsınız.  Yüzünüz daima Tanrıya baksın. Dalgalandığınız müddetçe bir yere varamazsınız.

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

İnsanların çoğu Tanrı konusunda ciddiyetten çok uzaktır. Başlarına gelenlerden dolayı Tanrıyı yargılarlar.  Kim onlara Tanrıyı yargılama hakkını verdi? Böyle bir hak yoktur. Tanrıyı yargılayamayız. Tanrıyı sorgulayamayız.  

Tanrı konuşmaz, sabittir ve varlığı değişmez. Tanrı yapar, konuşmaz.

Bugünlerde Tanrının, kendileri ile baş başa bıraktığı insanların büyük çoğunluğunun yanlışa gitmesinden belli oluyor bu da bir ciddi karmaşa ve büyük bir yargı ve cezanın gelişinin habercisi gibi. 


Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

Tanrıya yaklaştıkça insanlar dünyada uzaklaştıklarını hissederler. Maddeden uzaklaştıklarını hissetmek çoğunu rahatsız eder. Maddi tutkularından uzaklaşmak hoşlarına gitmez. Bu noktada dönenler olur. Onlardan olmayın. İnsan ruhu ancak gerçeğe ulaşmakla içindeki boşluk hissinden kurtulabilir.  Tüm dünyasal tutkulardan ve korkulardan arınmadan huzurlu olmak olanaksızdır. Huzurlu olan ruh huzurda olur. Huzurda olan ruh doğrudan Tanrıya bağlanmış demektir. Ruh kendi karakterini benimsemeden huzurlu olamaz ve sevgiden, saygıdan uzak ruhların kendi yaptıklarını beğenerek huzurlu olması söz konusu değildir.   

Yok olduğunuz anda tanrı sallaşırsınız. Tanrı sallaşan olursanız insanların gerçeklerini görürsünüz. Dinler insanları sınırlandırır. Oysa biz size özgürlüğü veriyoruz. Önce sizi eğitiyor, doğruları söylüyoruz. Ve sizi özgür iradenizle bırakıyoruz. İşte sınav ondan sonra başlıyor.’’ 

Yeşua

YEŞHUA BİLDİRİYOR

Esasen var olan her şey Tanrının bir mucizesidir. Tabiat Tanrının bir mucizesidir ve Tanrı onu insanlardan daha çok sever. 

Ben de büyük mucizeler göstermeyi Tanrıdan çok diledim ama dileğim kabul edilmedi. Daha sonra anladım ki şayet bizim düşündüğümüz manada kıyametler olsa, bu bir döngü oluştururdu. Belki kıyametten sonra birkaç yüzyıl insanlar düzelecek ama ardından bozulma yeniden başlayacaktı. Bu kısır bir şekilde sürecekti. Gelişmeden kendi kendini tekrarlayan kısır bir döngü sürecekti. Tanrı insana özgür irade verdi ve neticesinde de insanların kendi özgür iradeleriyle ve hiçbir baskı görmeden kendisine dönmelerini istiyor. Böyle bir durumda kıyamet diye bir olaya yer olamaz.  

Benim şifa gücüm vardı. Evet, Tanrı bana kaderi değiştirme, insanı ölüm yolundan döndürme yetkisi verdi. Ancak fiilen ölüyü diriltmek değildi bu. Ben ölümcül hastaları tekrar iyileşme sürecine sokabiliyordum. Halen de şifa veriyorum. Tıpkı sana yaptığım gibi. Sen beni gördün. Ölüme çok yakındın.  

Şayet ben bir dokunuşta körlerin gözünü açabilseydim, böyle mucizevi bir gücüm olsaydı, o zaman ilk olarak herkesin bana inanmasını ve Tanrıya dönmelerini sağlardım. Ama söz konusu durum böyle değildi. Ben iyileştirebiliyordum ve insanları tekrar toplumun aralarına kabul edebilecekleri oranda bir sıhhate getirebiliyordum. 

Yeşhua

DÜNYADA ÖLÜMÜN HÜKMÜ GEÇERLİDİR

İlahi hazineler dünya hazinelerinden bariz bir şekilde çok daha kıymetlidir. Bu gerçeğe uyandıysanız ve bu bilinci zorlanmadan muhafaza edebiliyorsanız, siz ışıkta yürüyorsunuz demektir. Bu şekilde bir bakışa sahip değilseniz, gördüğünüzü sandığınız dünya ışığı (maddi ortamlar, deri, et ve kas) gerçekte yaşam gücü onları terk ettiğinde karanlıktan başka bir şey değillerdir. Bedeni esas alıyorsanız bu durumda siz uykuda geziyorsunuz, yaşam boyu süren bir uykuda yapılan bir gezintidesiniz demektir. Paraya, maddeye tapıyorsunuz ancak uykuda gezdiğinizden bunu fark edemiyorsunuz. Tanrıya, kıyas edilemeyecek farklı değerleri olan gerçek tarafa meyletmek çok daha iyidir. 

Bu dünya geçici bir sınav alanıdır. Burada ölümün hükmü geçerlidir. Doğan her şey ölür ancak sonsuz yaşamda ‘yaşam’ hüküm sürer. Ölüm yoktur. Bu dünya için değil, sonsuz yaşam için yatırım yapın. Aklı olan bu gerçeğe bir an evvel uyansın. 

Alpaslan Kuzucan


YEŞUA BİLDİRİYOR

İnsanlara sevgiyi, saygıyı ve hoşgörüyü öğrenmeleri gerektiğini söyle. Aksi takdirde toprağın bağrında kaybolup gidecekler. Her vefat eden uyandırılmaz. Her uyandırılan hemen yeniden dünyaya gelme şansı bulamaz. Her gelen başaramaz. Ebedi yaşama giden yolun kapısının anahtarı bendedir. Ancak buluğ çağına gelemeden vefat eden küçük çocuklar doğrudan Tanrı katına gider ve tekrar yarım kalan yaşamlarını tamamlamaları için dünyaya gönderilirler. 

Yeşua

MESSAGES FROM YESHUA

I hope most of you will awake before death and be taken.  Do not be a warrior. Drop your shields. Leave your passion. Leave all your addictions, fear, nerviousness. Let love be your path and light be your comrade on this path. Fill your heart with love for God and do not allow anything to violate this love. Do not put anything before your love for God. Keep calm. Do not allow nerviousness control your mind and do not let fear and infidelity fill in your heart.

Turn your face to light and let the light illimunate your face. You are neither your emotions nor your mind. You are a being above them. Be aware of your reactions. Watch them as a third person and criticize. Put them down when they are short tempered. When your mind become like a clear water reflecting all who looks at you and, your emotions positive, full of love then you are eligible for becoming a part of the Holy Spirit. You are not part of the rebirth ring any longer.

Yeshua


FEAR OF DEATH



Fear of death, biological death of the physical bodies on earth has caused human beings act in such diverse actions as breaking rules and violating boundaries, manic celebrations, attempt to possess privilaged status among others, gain wealth, very often violance directed to others as well as some constructive behaviours.

Human beings fear of death, some are afraid that they are to say farewell to their possessions, the loved ones or simply the feelings of their co-existence. However death is actually a new birth in another dimensions. As the sun goes down and comes back from other direction and the leaves are reproduced again in following spring, human beings are also incarnate again in another bodies in due times. Actually their souls return again with another identites and with more risen consciousness.

Every physical death is a new awakening for the soul of human beings. Thus, we may say that we are not bodies with souls, but souls using bodies. We are in bodies on earth to rise our consciousness. There is a life beyond the physical death.

In our time, 2020 AD, the scientic researches in hospitals and reseach centers have shown that the consciousness live even after the body dies. NDE experience, including mine,  as well as the voluntarily hipnotized people has given the information of the after life. There are thousand of files regarding this subject at the universities. In addition to that, people have their own personal intuitions and dreams regarding a life after biological death.

There is also a second death, colour of which is black.  That is the death of the soul by means of being erased of one's total soul memories in afterlife. That is the real death of a conscious being.  The complete annihilation. Actually this is the death we have to be afraid of, not the death of our physical bodies.

GOD SUSTAINS ALL

Yeshua told us 2000 years ago that fear not the death of bodies but the souls. Universe, we know today is composed of waves and particules which is called 'energy'. Everything, when went down to the core, is energy. We are all united to each other. Fragmants of the same whole. This energy takes forms and directed by Universal Consciousness, we call Him God.  There are individual consciousness we call them on earth, human beings. The Source is One. All beings are sustained by God.

SPIRITUAL HEART HARDENING



God examines the heart of a man, not simply his outward appearance and what he appears to be (1 LOVE and INNOCENCE will take us into the TIMELESS KINGDOM of GOD.

Just as there are many diseases and disorders that can affect the physical heart, there are many ailments of the spiritual heart that can impair growth and development as a believer. Atherosclerosis is a hardening of the arteries due to accumulated cholesterol plaques and scarring in the artery walls. Hardening of the spiritual heart can also occur. Hardening of the heart occurs when we are presented with God’s truth, and we refuse to acknowledge and live accordingly.

It is never safe to trust the guidance of life to tastes, inclinations, or to anything but clear reason, set in motion by calm will, and acting under the approbation of the Chief Justice, Conscience.

The power and the habit of sternly saying "No" to the whole crowd of tempters is always the main secret of a noble life. 

"He that hath no rule over his own spirit is like a city broken down and without walls."



FORGIVENESS

Forgiveness is not possible while we still hate someone. Hate actually is a burden on our souls. We become a slave of this negative feeling. Actually this is true for all negative feelings whereas love is freedom. Love takes all our burdens away. Love set our souls free. Yoj don't havd to forvet the things which has been done to you but if you do keep the bitter feelings in you they will harm you not the one you hate.

Forgiveness brings the forgiver peace of mind and frees him or her from corrosive anger. While there is some debate over whether true forgiveness requires positive feelings toward the offender, experts agree that it at least involves letting go of deeply held negative feelings. In that way, it empowers you to recognize the pain you suffered without letting that pain define you, enabling you to heal and move on with your life.


MESSAGES FROM YESHUA

For God there is only pure love. God embraces all His creatures with love only. God doesn't expect anything from us. He wants us to be pure. He expects us to maintain the pureness He had given us at the beginning. He wants us to be pure like Himself and live with Him at the highest éons. God doesn't hate. That's why His forgiveness is unmeasurable. But, God's forgiveness also is not limitless. There are some humans that God doesn't forgive and once He judges and gives His conviction, then that is final. In that case God cuts every sustenance and all His blessing for this soul. 

Yeshua

18 Ağustos 2020 Salı

YÜZDE DOKSANALTIMIZIN DURUMU

Siz hala şeytanın devesine binmiş,  dört nala onu koşturuyorsunuz. Bu şekilde Tanrı'ya değil olsa olsa devenin sahibine ulaşırsınız. Her ne kadar dizginler sizin elinizde görünse de bindiğiniz deve sahibine doğru koşmaktadır. Yok oluşa... Gördüğünüzü sandığınız sulak yeşillikler siz yaklaştıkça kaybolacak seraplardır. Hedefinizde çok büyük bir hayal kırıklığı ve acı sizi beklemekte. Orada tam bir acziyet duygusu içinde sadece bedenleriniz değil ama ruhlarınız da yok olup gidecek. Ruhların  bedenlerinin ölümünden sonra ebedi yaşama sahip olması kazanılmış bir hak değil kazanılması gereken bir haktır. Bunu hiç unutmayın. Ebedi olan sadece Tanrı ve O'nun ebediyeti bahşettikleridir.

Yeşua'dan alınan bilgiler doğrusunda yazılmıştır.

17 Ağustos 2020 Pazartesi

GEÇMİŞTEN BİR UYARI

“Kötülüğe iyilik ve iyiliğe kötülük diyenlere yazıklar olsun. Karanlığı ışığa tercih edenlere, ahengi karmaşaya çevirenlere, tatlıyı acıya çevirenlere yazıklar olsun."

İnsanlar kendilerine tapacak, paraya tapacak, mağrur ve eş koşan olacaklar. Ebeveynlere itaat kalmayacak, şükretmeyecekler, kibirli olacaklar, sevgisiz, duygusuz, bağışlamayan, kindar, dedikodudan hoşlanan, iftira atan ve birbirlerini aşağılayanlar olacaklar. Kaba, acımasız ve kendilerini (nefslerini) kontrol edemeyen varlıklar olacaklar. İyilikten haz duymayan, herşeye ve herkese tepeden bakan, dik kafalı, zevk düşkünü varlıklar olacaklar. Sevgi ve doğruluk olan Tanrı'dan hoşlanmayacaklar. Tanrı'nın bir şekilde var olduğuna inansalar bile O'nun kudretini inkar edecekler. 

Ve sizler, yüzleri Tanrıya dönük olarak kalabilecek kutlu azınlık, o zamanda bu tip insanlardan yüz çevirin.

Tanrı'nın hoşlanmadığı yedi ana kötülük vardır:

. Kibirle, hor görerek bakmak,

. Yalan söylemek,

. Masum kanı dökmek,

. Kötülük planlamak, üretmek,

. Kötülüğe koşmakta hızlı olmak,

. Yalan söyleyerek tanıklık yapmak, gerçeği çarpıtarak, insanların gerçeğe ulaşmasını engelleyerek insanlara ve çevreye zarar vermek,

. İnsanlar arasında hasetlenip fitne fesat çıkarmak ve açgözlülükle, barbarlıkla doğayı tahrip etmek. 

Yedincisi Tanrı'nın en çok rahatsız olduğu unsurdur.

Akıllı insanlar kötülükten korkar ve uzak durur budala olan ise iyice coşar, kudurur ve kararlı bir şekilde ve hiddetle kötülük yapmaya koşar. 


16 Ağustos 2020 Pazar

GERÇEĞE UYANMAK NEDİR? SAFLAŞMAK, BİR OLMAK NEDİR?

Gerçek nedir? Gerçeğe uyanmak nasıl olur? Nasıl saflaşılır?

Kendinin ne olduğunu bilerek, kalben arınarak ve yaşamın onurlu ve sağlıklı bir şekilde devamı için gerekli olmayan tüm dünyevi tutkulardan uzaklaşarak olur.


Gerçek bizlerin ne olduğumuzdur. Kim olduğumuz değildir. Kimiz?, denirse ego devrededir. Dünyasal kimlikler, şartlanmalar, takıntılar devrededir. Halbuki biz neyiz dersek, ne için yaratıldığımız gerçeği ve varmak üzere sınavına geldiğimiz bu dünya yaşamında nasıl davranmanız gerektiği vurgulanır.

Burada ki rehberimiz Yeşua'nın yaşamı ve O'nun gerçek öğretileri olmalıdır. Bir takım insan kaynaklı kurumlaşmış dinler değil. Bu organize dinler insanları bağnazlaştırıp kendilerinden olmayanlara karşı saldırganlaştıran ve kalabalıkları ruhban sınıfın, paraya ve sekse tapan sözde din adamlarının ve yönetenlerin köleleri haline getirmekten başka bir işe yaramamıştır. Yeşua ise bir din kurmamıştır. Hıristiyanlığı da O kurmamıştır. Bizans imparatoru pagan Konstantin kurmuştur. Yeşua'nın sadece ismi ve bazı sözleri de vitrin olarak kullanılmıştır. Bütün organize dinleri insanları koyun gibi gütmek isteyen bir takım şeytani elitler kurmuşlardır.  

Yeşua insanları sevgi temelli bir yaşam biçimine doğru çekmek istemiştir ve bize, nefsani menfaat ve ceza safsatalarının dışında ki bazı ilahi gerçekleri hatırlatmıştır. Bizler yaşantılarımızı O'nunki ile kıyaslarsak aradaki farkları görebiliriz. Bunun içinde önce kibri bırakarak kendi hatalarımızı görebilecek alçak gönüllüğe ve doğruluğa ulaşmamız gerekir. Tanrı'nın enerjisi her an doğayı beslediği gibi bizim ruhlarımızı da beslemektedir. Bu ışık hepimize aynı oranda gelmektedir ama bazılarımız yaptıkları kötülükler vasıtasıyla bu ışıkla aralarına adeta görünmez bir duvar örmektedirler. Bu da o ruhların zayıflamasına ve sonunda hastalanıp o insana sesini duyurumaz hale gelmesine sebeb olmaktadır. Bu durumda ki insan zihni kendi yanlışlarını doğru sanarak Tanrı’dan uzak, Kutsallıktan uzak yani saf olmayan bir yaşam biçimine girerek karanlıklara doğru gitmektedir. Sadece zevk ve sefa peşinde ve bunları elde etmek için de paraya tapmaktadır. Dizginleri tamamen egonun eline geçmektedir. Halbuki Tanrı'dan gelen o saf ışıkla, enerjiyle, nurla iyi beslebilen bir ruh insanı Tanrı'nın istediği yolda tutacak, dünyasal takıntılarını terk ettirecektir. Yüzümüz hep Tanrı'ya dönük olacaktır. Mesih bilincine ulaşmak budur. Mesih, mesh edilmiş yani saflaşmış, arındırılmış olan kişi demektir. İnsan üstü bir takım güçleri olan, olağan üstü bir takım tezahürlerde bulunabilen, kerametler gösterebilen biri olmak değildir. Dünyadaki bedenleşmiş yaşamlarda böyle bir gerçeklik yoktur. Esasen tüm mucizeler, kerametler Tanrı'ya aittir. Aksini iddia etmek şirktir. Saflaşmış kişi ödülünü ölüm ötesinde alacaktır. Tanrı ile birlikte ve O'nun huzurunda her an hazır ve ayakta, O'nun sarsılmaz askerleri ve sevilen çocukları olarak, ışığın bir zerresi olarak ve Tanrı'nın gücüne karışarak sonsuz sevgi ve huzur içinde yaşamak. Ödül sadece budur ve hiçbir dünyasal zevkle hiçbir şekilde kıyaslanamaz.  Tabi anlayabilenlere...!

Bunun için tam saflaşarak Tanrısal ışıkla aynı parıltıda olan ışık huzmeleri olmalıyız. Tanrı ile bir olmalıyız. Aynen buzulların eriyip su haline gelerek zaten içinde yüzdüğü okyanusa karışıp bir olması misali. Bu bir olma konusunu da daha başka nasıl anlatılabilirim bilemiyorum.

Alpaslan Kuzucan

TÖVBE VE KAPANIŞ


Aynı hataları, aynı yanlışları tekrar ederek, sürekli yapıp tekrar tövbe etmek ya da geçmiş 40, 50 yada 60 yılın hataların toplamını belli dua veya rituellerle sildirmek yönündeki hareketler budalalıktır. Tövbe, tövbe edilen ve yanlış olduğuna kalben inanılan şeyler bir daha tekrar edilmezse bir anlamı olur ve Tanrı huzurunda geçerlidir. Cinayet, büyü, eşcinsellik gibi büyük yanlışlar bir kere vuku bulsa bile ve, küçük yanlışlar, armazca tekrarlanırsa affedilmesi çok zor şeylerdir. Zaten bu durumdaki insan tövbe de edemez. Hissetmeden sadece dil ile söylemek tövbe etmek değildir. Hüküm Tanrı'nındır şüphesiz.

İçinde bulunduğumuz, bu insan neslinin sonu olan bu özel zamanda ise gerçeğe kendi öz iradeleri ile uyanamayan istisnasız herkes, kimseye bir zararları olmayanlar dahil kabirde ilahi adaletin tecellisini takiben ruhsal hafızaları da silinerek yokluğa karışacaklar. Enerjilerinden geriye kalan çok az kök bir kısım ise toprak altı yaşama, onlara yaşam enerjisi olacak şekilde, karışarak bir daha ne yazık ki gün ışığını göremeyecekler. Kendileri ışık olan göksel varlıklar olmak yerine düşecekleri bu durum gerçekten bir ruhun duyabileceği en ağır, en korkunç ızdıraptır. Tanrı'nın yüceliğinden bu izdarabı yok olma hükmünü alış esnasında duyacaklar sonrasında ise zaten kendilerinin farkında olmayan şuursuz enerjiler sınıfına dahil, varlık artıkları olarak herhangi bir ızdırap veya başka bir his duymayacaklardır. Ya hep ya hiç dönemindeyiz.

Yeşua'dan alınan bilgiler doğrultusunda...

Alpaslan Kuzucan

15 Ağustos 2020 Cumartesi

WHAT IS THE TRUTH?

The truth about what we are and about what Yeshua is, how He lived and what was His true words...


The truth is the life of Yeshua – which is to be manifested in us. When we compare His life to our own lives and see how enormously different the two are, then a light turns on for us. The truth is that light which shines into our lives and reveals what we are really like by nature. It reveals the way that we must walk on in order to be transformed into the image of Messiah.  We must align with God who is love. We must become a beacon of God's light.


14 Ağustos 2020 Cuma

ABSURD PICTURES OF YESHUA WITH LONG HAIRS, WHITE SKIN AND BLUE EYES

 

"1 Corinthians 11.14 (KJV)

14""""


Doth not even nature itself teach you, that, if a man have long hair, it is a shame unto him?"

.......................


A Middle Eastern man with white skin? A Jew walking under the Middle Eastern sun every day for hours and still has white skin like a Norvegian???

Also blue eyes which is not seen among Jews at that time??? 

How far will you go in racial segregetion

He was not an African either. He was a typical representative of the Jewish people. Dark skined, with brown eyes, dark hair, a Jew of that time. 

If so, if Yeshua had not long hairs, blue eyes and white skin, wouldn't you believe in Him any longer???

Please be rational human beings...

10 Ağustos 2020 Pazartesi

YOK OLUŞUN GÜN BATIMINDAYIZ

 

Bu insan nesli kendi tükenişinin gün batımını seyrediyor ancak neyi seyrettiğinin farkında bile değil. Onlara Yeşua'nın son sözlerini aldığım gibi ilettim ama pek alıcı bulamadım. Alabilenlere ne mutlu. İnsanlar Allah ya da Tanrı diye aslında kendi benliklerine, daha açıkçası bencilliklerine tapıyorlar. Paraya tapıyorlar. Yani hala putperestler. İnsan aynı anda hem Tanrı'ya hemde paraya tapamaz. İki efendiye birden hızmet edilemez. Ruhları ölmüş durumda. Tamamen bakar kör olmuşlar. Evet, benim yaşamımda Tanrı'mın izniyle tanık olduğum acı gerçek budur.

THE ADVOCATE (HELPER) IS NOT THE AHMET


The advocate, The Helper is the Holy Spirit. The Holy Spirit reminds us also of the words of Yeshua. Yeshua is also an important part of the Holy Spirit. 

The Holy Spirit who will be with us forever, who teaches us everything we need to know by influencing our minds and hearts; who reminds us of the words of Yeshua, who testifies to us about the reality of Yeshua; who helps us testify about Yeshua to the world.

"He will remind you of everything I have said to you." Yeshua.

The Spirit reminded the apostles about the words of Yeshua, so that the words of Yeshua were accurately transmitted to us in their writings. We can trust that the books of Matthew, Mark, Luke and John are the faithful and true teachings of the Son of God. And the Spirit reminds us of the words of Yeshua and helps us understand them. He helps the words of Yeshua come alive in us. He helps us apply Yeshua’s teachings to our lives.

It’s hard for the Holy Spirit to remind us of everything that Yeshua has said to us, and help His words come alive so that they can be applied to our lives if we aren’t familiar with the teachings of Yeshua. That means that we need to be reading the teachings of Yeshua until we are very familiar them. We need to read and study the books written by Matthew, Mark, Luke and John until we are familiar with them, so that the Holy Spirit will be able to remind us of them and help us apply them to our lives.

How wonderful, this reminding ministry of the Holy Spirit about the words of Yeshua to us!

9 Ağustos 2020 Pazar

SONSUZLUK AİLESİ

İyiliğe, saflığa Yeşua gibi ulaşmak için samimi arzular içinde olan herkesin sevgi, ışık ve sonsuzluğa giden yolu gösteren Yeşua'yı taklit edip, gösterdiğini tatbik etmesi zaruridir.

Kutsiyeti Veren de kutsiyete Katılanlarda aynı aileden olur. Sonsuzluk ailesi. Bu yüzden Yeşua tüm kutsiyete kabul edilenleri kardeşleri olarak kabul eder. Onlara kardeşlerim diye hitap eder.

Sonsuzluk ailesi.

RUHANİYAT MADDİ BEKLENTİLER İÇERMEZ

Herkese bilgi verilir ama anlayış kendilerine bırakılır. İnsanların anlayış kapasiteleri farklıdır ve herkes kapasitesi oranında birşeyler anlar.

Ruhsal olan gerçeği ise ruhaniyet yönü ağır basanlar alabilmektedir ancak bu arada bir çok sahte mürşitte türemiştir. En büyük düşkünlükleri para ve seks olan bu sahtekarların şeytanı temsil ettiklerini söylemek abes olmaz. Gerçek ruhaniler ise hiç bir zaman maddi konulara girmezler. Dünyasal takıntıları yoktur. Tutkularını tamamen kontrol altına almışlardır. Kendilerini ön plana çıkarmazlar. Reklamlarını yapmazlar. Çok ince ve sakin insanlardır. Tok gözlüdürler. Onlar falcılar gibi kişisel konulara girmez, gelecekten haberler vermezler. İnsanlardan herhangi bir maddi, menfaat talepleri olmaz. Zorlamazlar. Onlar bu dünyadan değillerdir.

Yeşua'nın gerçek mesajı 1700 yıl önce İznik'te dünyanın baskın karanlık güçlerince değiştirildi ve böylece insanların yaşamlarında bu bilgiler ışığında doğru kararlar alması engellendi.

Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BİLDİRİYOR

HATIRALAR

Geçmişimizdeki yaşanmış tüm acı ve kötü duygu ve düşünceleri unutmalıyız. Bunları yaratan olayları unutamasakta yarattıkları olumsuz sonuçların üzerimizdeki etkilerini ortadan kaldırmak zorundayız. Bilhassa yaşamımızın son yıllarında taşıdığımız tüm düşünce ve duygularımızı mezara da taşırız. Öyleki eğer kabirde kıyamete kadar uyuyacağımıza inanırsak orada uyur kalırız. Bu sebeple tüm olumsuz duygulardan ve düşüncelerden kurtulun. Tanrının ışığına konsantre olun. Ölmekte olan bir insana son dakikada gideceği yer gösterilir.

Yeşua

NİHAİ ÖZGÜRLÜK

Nihai özgürlük kişi kendisini bir anlığına unuttuğunda gelir. O an beden Tanrının şanını yüceltmek icin var olan bir mabettir. Bu dualarla Tanrıya odaklanarak yapılabilir. Ruh bu şekilde özgürleşebilir ve ruhun bu özgürlüğünde de yaşamın anlamı yatar.

Özgürleşme tüm bağımlılıklardan, tutku ve korkulardan kurtulmaktır. Bu, esasta Tanrıyı rahata, lüks ve sefahata kavuşmak için değil var ettiklerindeki ahenk ve dengeden, bunları gözlemleyerek, taşıdıkları bilgi ve muhteşemliği sezerek ve bunları var eden kaynak olan bir Tanrı olduğu için sevmektir. Bu da ancak yüksek bilinç seviyeli varlıkların takdir edip yapabileceği, saygıyla kavrayabileceği bir durumdur.

Gerçek şudur ki; Ruh tekdir ve tek bir Varlık vardır. Tüm yaratıklar tek bir Kaynağa bağlıdır, kadri mutlak Tanrıya. Bizler bağımsız, kendi başına var olan varlıklar değiliz. Annesinin rahmindeki bebeğin annesine bir kordonla bağlı olması gibi tüm yaratılmışlarda tek bir Tanrıya bağlıdır.

İnsanoğlunun görünmez düşmanları onların öğrenip değişmelerini engelleyenlerdir. Açık fikirli rasyonel insanlara ihtiyaç vardır. Devamı, ahlak kuralları açısından ele alındığında, insanlar kendilerine ve her şeyin ötesinde yaşama karşı saygılı olmaları gerektiğinin farkına vardıklarında gelecektir.

Yüksek bilinçli varlıklar tüm varlığa saygılıdırlar. Yüksek bilinç seviyelerine ulaşmak için gereken tavırlar asağıda sunulmuştur:


1. Mantıklı düşünmek.

2. Sağduyulu ve olumlu hareket etmek.

3. Doğru yönü seçme yeteneği.

4. Her tür korku ve saldırganlıktan uzak durmak.

5. Mağduriyet düşüncelerinden kaçınmak.

6. Aşağıda belirtilen kavram ve söz ve davranışlardan uzak durmak.


        a. Çeşitlik ya da farklılık.
        b. Ahlaki görecelik.
        c. Sanata ve müziğe gereğinden fazla değer vermek.
        d. Cinsel kimlikte gevşeklik veya aşırılık.
        e.Tanrı ya da diğer ruhsal kimliklerden nefret etmek.
         f. Dağınıklık, baştansavma ya da cıvık davranışlar, aşırı duygusal ya da kaba-saba sözlerle konuşmak.
         g. Özensiz ya da iffetsiz giyim kuşam.


Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BİLDİRİYOR

DAHA ÖNEMLİ OLAN

İnsanların Tanrıya inanması önemlidir ama bundan daha önemli olan Tanrının insanlara inanmasıdır.

Yeşua.

YEŞUA BİLDİRİYOR

İlişkilerde insanlar gerçek duygularını yansıtmıyor, rol yapıyorlar bu da sonunda nefrete dönüşür. Gerçek sevgide minnet vardır asla nefret edemezsiniz. Beden çekimi sekstir. İki zihin birbirini çekerse sevgidir. İki temiz ruh birbirini çekerse Tanrıyı bulur. Bu da üst boyutta olur.

Kalabalık kördür ve aydınlanmamıştır. Hakikat azınlık taraftadır.Tanrıya ulaşmak cesaret ister. Bilince ulaşırken uyuşukluk olur.

Yeşua

DEATH CONSCIOUSSNESS

The main effect of the ego is that it blinds you to reality; it gives you a completely distorted perception of life. Once you step into this mortal or separate self, you have stepped into the death consciousness, because in the here and now, you are who you think you are. And once you are in this state, you cannot get out of it by your own powers. The ego cannot take you beyond the blindness of the ego; you cannot escape the death consciousness through any means seen through the death consciousness. you must have pure hearts and clean hands so that you can be a pure soul.

YEŞUA BİLDİRİYOR

09.07.2017 00.01 irtibat...

. Dünya adeta bir hapishane. Tanrı bile bu gezegene gelmiyor.
. Barbarlıkta birinci gezegensiniz.
. Yaydığınız olumsuz enerjiler güneşin düzgün görülmesini perdeliyor.
. Ben ki sevgi varlığıyım ama artık bende insanları sevemiyorum.
. Doğayı da tahrip ettiniz.
. Tanrı doğayı insanlardan daha çok sever.
. Sırlarıma layık olanlarla sırlarımı paylaşırım.
. Görmeyenler görsün istedim ama görenlerin bile kör olduğunu gördüm.
. Ben yeryüzüne ayrılık getirmeye geldim. Dünyaya bağlanmayın.
. Tohumlarımı yürüdüğüm yollara serptim ve ardıma bakmadım. Çoğunu kuşlar yedi. Onlar çok saf ve temiz varlıklardır.
. Kardeşim çok önceleri aradı, buldu ve ona sonsuzluk kapıları açıldı. Ne mutlu. Bazılarına ne yazık ki arasalar da görünmeyeceğiz.
. Kul hakkı öncelikle kendinedir.

Yeşua.

MESSAGES FROM YESHUA

Yeshua said that sex without aim is useless. Everything must be done according to its aim and not excessively. If you do it excessively it becomes abominable. Afterwards they loose their minds and turn to their own gender. For them do not pray. They will get mixed with the beasts of the Earth.


Yeshua, 2017

BOŞ HURAFELER

Ölüm ötesinde ruhsal bir yaşam olduğunu ve buna kavuşmak için Tanrının var ve bir olduğuna ve bir kutsanmışlar topluluğunun var olduğuna inanmak gerekir. Ancak bu inanç bize dünyada direk olarak maddi bir getiri sağlamaz. Herhangi bir süper kabiliyet sağlamaz. Huzur ve sevgi dolu bir yaşam sağlar ve ölüm ötesinde sonsuzluk sağlar.

Maddi dünya sadece müspet bilimle anlaşılabilir ve maddi beklentiler maddi kanunlarla gerçekleşir.
 
Aşağıda belirtilen hurafelerle hiçbir şeyi çözemezsiniz.

1.Lanet yada lanetli yer yada uğursuz yer veya hayvan gibi şeylere inanmak.

2. Sürekli tekrarlanan dini merasimler icra etmek.

3. Kutsal yer veya kutsal su gibi şeylerin etkisine inanmak, mezarlardan / yatırlardan, türbelerden medet ummak.

4. Aynı dua ya da kelimelerin sürekli tekrarından medet ummak.

5. Astroloji, tarot, kahve falı, yüz/el okuma, muska, kehanet gibi şeylere inanmak.

6. Hayırlı gün veya hayırlı gecelerin varlığına inanmak.

7. Maddi menfaatler için dua etmek. Maddi şartlarını yerine getirmeden oturduğunuz yerden mucizevi beklentiler içine girmek.


Alpaslan Kuzucan

KALP (RUH)

İnsan kalbini bir ağaca benzetebiliriz. Sağlıklı bir ağaç iyi meyve verir. Hastalıklı bir ağacın ise meyveleri kötüdür. Bu şekilde diyebiliriz ki sağlam bir kalpten iyi şeyler çıkar. Ağızdan dökülenler kalpten gelir bu sebeble saf bir kalpten temiz ve iyi sözler çıkar ancak bozuk bir kalpten kötü ve yanlış sözler çıkar. Küfür çıkar. Söz ve davranışlarımızın kaynağı kalptir. Kalp kirli ise söz ve davranışlarda kirlidir. Kalp temiz ise söz ve davranışlarda temizdir. Bir kişinin sözleri başka davranışları başka ise onun kalbi çürüktür.

Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BİLDİRİYOR

HASTA RUHLAR

Bazı insanlar her günün sonunda Tanrıya bir adım daha yaklaşır. Az bir kısmı bir çok adım ve erenler ise koşarak yaklaşır. Bir kısım ise, bu dünyanızda çoğunluk, Tanrıdan bir adım uzaklaşır. Genelde ise koşarak uzaklaşılıyor. İnsanlar saf ilahi gerçekleri görmek istemiyorlar çünki şuuraltları ve dünya takıntıları onların zihninlerini tamamen karartmıştır. Bu durumda da Tanrıdan üzerlerine akan temiz, saf enerjileri alamıyorlar çünkü egoları ruhlarının etrafında kalın bir kabuk oluşturmuş durumdadır. Yeni enerji alamadıkları içinde yaşam enerjileri gittikçe azalıyor ve neticede ruhları önce özgürlüklerini kaybedip zayıflıyor ve nihayet hastalanıyor. Bilinçsizce farkındalığı olmayan mahluklar seviyesine doğru iniyorlar. Tanrıya ve dolayısıyla olumluluğa kendilerini kapatmış bir vaziyette ikinci ölüme doğru gidiyorlar.

Yeşua. 01.04.2018

DOĞRU YOLDAN SAPMAYANLAR

Din aramak, bir dini ön plana çıkarmak ve onu tek yol gibi çevreye empoze etmek Tanrıyı aramak değildir. Hele ki nefsaniyetlerini din yapan iblisler, dünyasal menfaat elde etmek için başkalarının özgür iradeleri ile gerçekleri öğrenebilmesini yalan ve iftira ile, fesat ve kin ile engelleyen politikacı ve din tüccarları şeytanlar; bilin ki, ateşle ilgili ayetler esasta sizleri bekliyor. Ateşe (ikinci ölüme) doğru koşuyorsunuz ama biz sizi ışığa, yaşama çağırıyoruz. Size inanan cahiller ise toprağın bağrında uyandırılmayacak ve yok olup gideceklerdir.

Eğer bizler iyi bir asker gibi sonuna kadar dayanıp doğru yoldan ayrılmazsak hiçbir zaman solmayacak doğruluk tacı ile onurlandırılacağız. Buna ilaveten kalplerimizde Kutsal Sevgi olursa Tanrı tarafından göksel bir huzur ve tarif edilemez ışıltıda güzelliklerle lutuflandırılacağız. En önemlisi ise Tanrı ile olacağız, önünde ve ayakta olarak sonsuza kadar. Savaşların ve adaletsizliklerin depresif gölgeleri çok uzaklarda kalan silik hatıralar olacak.

Alpaslan Kuzucan

YEŞUA BİLDİRİYOR

Evrende varlık tekdir. Bu tek varlık içinde varlıklar vardır. İnsan önce kendini, özünü tanır. Kendi özünü bulur sonra Tanrıya bağlanır. Tanrıya bağlanan insanın ruhu şahin gibidir. Birçok boyutta ve durumda yaşayan varlık olur.

Yeşua

YEŞUA BİLDİRİYOR

TANRIYI BULMAK

Tanrıyı bulmak için, Tanrıya ulaşmak için adeta deli gibi aramak, hararetle istemek gerekir. Tanrı delisi olmak gerekir. İnsanın yeni gerçeklere ulaşması o zamana kadar doğru bildiği yanlışlardan kurtulmasını gerektir ki bu çok travmalar, sinir krizleri yaratan bir durumdur. Senin bu gerçekleri aktarman insanlarda tıpkı bir çocuğa o zamana kadar annesi babası bildiği kimselerin aslında onun gerçek annesi babası olmadığını söylemen gibidir. Aynı ölçüde bir travmayı yaratacaktır ama kişi delicesine arıyorsa bulur. Kolay değildir eski yanlış kalıpların kırılması. Bu nedenledir ki kişinin Tanrıya olan özlemi çok olağan dışı olmalıdır. Ve bazıları da gerçeğe ulaştıktan sonra aşırı kişisel beklentiler içine girerler ve bulamayınca da yanlışa dönüp geri düşerler. Halbuki gerçeğe ulaşan kutsal ruhların sıkıntıları, yükleri daha artacaktır. Onlar artık  görevli varlıklardır ve etraflarındaki kötülüklerin daha çok farkındadırlar. Katlanmaları gereken durumlar olacaktır.

Yeşua, 07.02.2018

YEŞUA UYARIYOR

Ben Bir Yahudi olarak doğdum. Musevi eğitimi aldım. İyi bir eğitim aldım ve zekiydim. Hafızam çok kuvvetliydi. Şekil olsun, yazı olsun, söz olsun bir kerede öğrenir unutmazdım. O zamanda değil yazı okumayı bilen yoktu. Benim amacım yeni bir din kurmak değildi yani Hıristiyanlığı ben kurmadım ve tasvip de etmiyorum. Yanlışlarla dolu. Ben Yahudileri biraz daha sevgiye yaklaştırmak istedim. Başka birşey değil ama ben gittikten sonra neler oldu! Hıristiyanlık diye bir din kuruldu ve benide Tanrı yerine koydular. Bu durum beni çok rahatsız ediyor. Ben hiçbir zaman böyle birşey söylemedim. Şimdi sana söylediklerini o zamanda bana söylüyorlardı. Tanrı delisi diyorlardı. Evet, biz Tanrı delisiyiz. Tanrıyı o kadar uç noktalarda seviyoruz. Bunları yaz kardeşim. Bilsinler ve bu seferde senin kanalınla ilettiklerimi çarpıtmasınlar.


Yeşua 2019

THE TRUE RESURRECTION

The true Resurrection is the Resurrection in the highest eons, and not in the world of matter. Yeshua attained this a long time ago and came to the Earth as a part of the Holy Spirit.

The one who has traversed the Path up to the Mergence with God - attains the true immortality and after the death of the physical body, expands to the eons of the Father in Mergence with Him.

This world is God's School House and in the true reality of our existence, there are no shortcuts -- no group social promotions -- and there are no school dropouts -- only the few who are worthy to enter within the Holy of Holies of the Living Body Temple, are permitted into the Inner Kingdom and Yeshua is the key holder of this gate which is love.

The ability to enter the inner realm of souls, has nothing in common with an Out of Body Experience, and a journey into the astral realms. The inner Kingdom can only be entered by those who are permitted therein.

YEŞUA BİLDİRİYOR

DİN DEĞİL GERÇEK

Bu günlerde adıma olan sempati arttı ve bu sempatiyi duyanlar gidip Hristiyan oluyorlar. Bu yanlış. Dinlerden topyekûn uzak durun. Gerçeği kavrayın. Yaratılış gerçeğini. Amacın tekrar Tanrı ile bir olmak gerçeğini. Ona kavuşmak gerçeğini. Bu zamanda bu başarılmalıydı. Olması gereken budur.

Yeşua, 2.12.2018

MESSAGES FROM YESHUA

God is in us, God is in animals, plants and everything which are eternal in numbers. There are infinite number of Universes independent of each other. Think of God's energy as an endless labyrinth.

It is wrong to say "Search God only within yourself". GOD is everywhere both within and without.

Yeshua 2018

SAF KALPLER BİLİNÇLİDİR

Saf kalpler Tanrının her yerde olduğunu bilir ve bu anlamda kendi içlerinde olduğunu da bilirler. Tanrının her şeyi görüp, duyduğunu bilirler ve bu farkındalıkları süreklidir. Bunu bir an bile unutmamak gayreti içinde olurlar. Bu nedenle de sık olarak dua ederler. Duaları içsel ve samimidir. Gösteriş ve riyadan uzaktır. Onlar bilirler ki kendi saf kalpleri dahil her yerde ve her şeyde olan Tanrıyı başka bir yerde, gökyüzünde veya yeryüzünde ki belli yerlerde aramak Tanrıyı inkar etmektir. Tanrının kendi içlerinde de var olduğunu inkar etmek aslında putlara tapmaktır. Onlar bunun yani gerçeğin tam bilincindedirler ve Tanrıya olan bağlılıkları bu gerçek temelinde yükselir.

Alpaslan Kuzucan

FEMİNİZM KÖTÜLÜKTÜR


Feminizm bir çesit akıl hastalığıdır. Kötülüktür. Kadınların  ve toplumun üzerinde korkunç sonuçları vardır.

Erkekler artık evlenmek istemez. Erkek çocuklar efeminize olur. Boşanmalar tavan yapar. Kadınların erkeklere hükmetme tutkuları kadın cinayetlerini artırır. Ergenlerde cinsel kimlik karmaşası olur. Kadınlar erkekleri yönlendirmek/hükmetmek için güzelliğin ve seksin şart olduğu yanılgısı ve saplantısı ile gittikçe daha fazla açık saçık giyinmeye başlarlar.

Feminizm kadınları aslında erkeklerin yüklendikleri bir çok toplumsal hastalığı; rekabet, stres, depresyon, uyuşturucu bağımlılıkları gibi, yüklenir durumuna sokar. Mecbur eder. Ancak yapıları temelde buna müsait olmadığından kadınlar bundan çok ızdırap çekerler. Zaman içinde adeta çökerler.

Yuvarlak bir taşı kare şeklinde bir kalıba nasıl sokamıyorsak kadında erkek kalıbına giremez. Keza yine erkeklerde kadın rolünü üstlenemezler. Tanrı'yı inkar ederek başarılı ve mutlu olamayız.

Alpaslan Kuzucan

SONSUZLUĞA AİT KELİMELERİN KULLANIMI

Her söz her mecliste ulu orta söylenmez.

Dünyaya ait olan şeylere takıntı halinde önem atfetmek büyük bir yanılgıdır. Çünki bu bizim dikkatimizi Sonsuz Olandan geciçi olana çevirir. Bu durumda da Tanrı ismini duyan bu kelimenin ötesindeki Sonsuzluğu algılayamaz fakat geçici olan şeylere kıyas ederek düşünür. Sonucunda Baba, Oğul, Kutsal Ruh, Işık, Yaşam, Kıyam etmek gibi sözler bizzat kendi ruhsal deneyimi olmayan kişileri, sonsuzluğu algılayamadıklarından yanlışa götürür. Halbuki sonsuzluk boyutunda bu kelimelere dünyasal bir takım manalar yüklenmez. Kimse orada Evrensel bilinç, her şeyin kaynağı olan Tanrıyı dünyadaki gibi bulutların üzerinde ikamet eden ak sakallı yaşlı bir adam olarak resmetmez. Kutsal Ruh nedir sorusuna bırakın sıradan insanları çoğu din adamı dahi doğru cevap veremez. Dünyevi düşünen (herşeyi görünen lerden ibaret sayan), okyanusa karışan bir su damlası misali anlatılmaya çalışılan, evrensel bilinçle birleşme yeteneği olan manasındaki "Oğul" kelimesini duyunca çocuk sahibi olmak şeklinde "Tanrının oğlumu olur!" diye düşünür.

Ruhsal algılama yeteneği kendi kişisel deneyimleri (tebliğ rüyaları, ölüme yakın deneyimler veye gerçek bir manevi irşad) ile gelişmemiş insanlarla bu kelimeleri kullanarak konuşmak yanlıştır.

Alpaslan Kuzucan

THE CREATOR

 “He is motionless, He resides in calm and silence. … He directs His desires into His Flow of Light. He is the Source of this Flow of Light…” (The Apocryphon of John, 2:25-4:25)


YÜKSEK BİLİNCE ULAŞMIŞ İNSANLAR

Tanrı insanların içlerindeki bilgeliğe hitap ederek, gerçek yolu onlara malum eder. Bu bilgelik herkesin içinde kalben vardır ancak, ona ulaşmak için kalbin (ruhun) tamamen nefsaniyetin olumsuzluklarından arınmış olması ve saf olması şarttır. İçimizdeki, bu, derinlerdeki bilgelik, bizi gerçeğe uyandırıp ölümsüz yapabilecek tek yerdir. Ruhlarımızdaki bu içsel güç, gelecek yeni mesajlar için de insanın tek ümididir. Buradaki bilgelik, her tür entelektüel zekâyı aşar ve oradan alınacak sezgisel kavrayışlar, insanın daha üst amaçlara ve yaşamının, kader planındaki yaşamla olan ilişkisine ulaşmasının tek yoludur.

Zihinsel olarak iradesi kuvvetli, bilinci yüksek insanlar, yaşamlarında her şeye takılıp gereksiz zaman harcamazlar. Enerjilerini ziyan etmezler.

Geçmişlerinin tüm sorumluluğunu üstlenirler ancak, aynı hataları tekrarlamazlar. Mücadelecidirler ancak, hemen sonuç beklemezler. Mutlu olmak onların düsturudur ve kibardırlar. Yaşamlarını, kontrol edemeyecekleri risklere atmazlar. Temkinlidirler. Dolduruşa getirilmezler. Üretkendirler. Çevrelerine olumlu katkıda bulunurlar.

Duygularını kabul etmekle beraber onların esiri olmazlar. Asla ideoloji ya da inançlar üzerine sunulan fikirlere bağlanıp zihinlerini kapatmazlar.

Düşmanlık beslemezler. Farklılıklara müsamaha gösterirler. Partizan ya da fanatik olmazlar. Dogmalara saplanmazlar. Bu sebeple insanlara düşman gözüyle bakmazlar. Dogmaların altında yatan cehaletin farkındadırlar. İnançları uğruna ölmek ya da öldürmenin, Tanrı’yı inkâr etmek demek olduğunu bilirler. Tanrı’nın verdiği canı almanın, Tanrı’nın nefret ettiği bir şey olduğunu bilirler. Bu tür davranışların, toplumları etkileyen zihinsel bir hastalık olduğunu kabul ederler. Esasen düşmanlık temelinde oluşan inançlarının sonunda kendileri gibi düşünmeyen ve davranmayan sözde Tanrı düşmanlarını yok etme, öldürme güdüsüne döneceğini iyi bilirler.

Gerçek Tanrı inancına aydınlanmış zihinler neyin ne olduğunun bilinmediği ilkel çağ insanlarının olayları nasıl kendilerine göre şekillendirmiş olduklarının bilincindedirler. Bu sebeple ne dinsel ne de ideolojik dogmaların etkisiyle tahrip edici davranışlara yönelmezler.

Esasen Tanrı, bilinçlerimizin yükselmesini ve zihinlerimizin ilahi yaratılış gerçeğiyle aydınlanmasını bekler. Kalplerin katılaşmasını, zihinlerimizin donup kapanmasını ve içleri kin dolu acımasız katillere dönmemizi değil.

İnsanoğlu Kutsal Ruh’un bir zerresi olmak için yaratılmıştır. Bu, Tanrı’nın Krallığı’na girmek, ikinci doğum ya da ebedi yaşam olarak tasvir edilir. Huzura ermek ve huzurda olmaktır. Tanrı’nın huzuruna. Bu makama erenler yaşam enerjilerini direkt olarak Tanrı’dan alırlar. Fiziksel yaşamlarının bitmesi ile kabir görmeden ışığa alınacaklardır.

Alpaslan Kuzucan

SIN AGAINST THE HOLY SPIRIT

We, human beings are here to become the part of Holy Spirit. Not filled with Holy Spirit but, to become Holy Spirit. This is Spiritual Birth. This is Second Birth. This is the acceptance to eternal life with God. In this process the numbers are not important for God. Qualities of the souls are what matters.

The unforgivable or unpardonable sin is any sin that a person doesn’t want to give up, confess or even ask forgiveness for and additionally doesn’t want to hear any more about it from the Holy Spirit.

If we turn our backs on the voice of the Holy Spirit we begin to silence His convictions and eventually we cannot hear His convicting power. This effectively blocks the working of God in our lives because we have reached a point where we cannot respond to the promptings of the Holy Spirit. At this stage a person can no longer ask for repentance and therefore cannot be saved.

IMAGE FANTASY

The insanity all around us can only make sense to the insane, who have shaped the world into what it is today.

National and global turmoil, psychopathology, and spiritual darkness are negative energies that people battle with. Every day, people are pressed upon by negative energy–whether they know it or not.

Image fantasy seeks to make the deluded one believe he has found truth, and it does so by using seemingly believable distortions of reality.

Hence, feeding our fantasy lives is dangerous – it removes us from reality.

The function of Light is primarily to bring clarity, awareness and transparency to the invisible structures of thought and feeling that shape your life. Light is the opposite of mind-control. Where Light enters a reality, it breaks the bonds of mere power and authority and it breaks down the hierarchies based on it. It holds misuse of power up to the light and it frees people of delusions and illusions that take away their power for self-determination.


GECE VE RUHLAR

Gecenin sessizliğinde ruhların sesi duyulur ve sadece saf olan ruhlar bu sesleri duyar. Gece, ruhlar birleşip bir ve bütün olduğunda daha da...