Eski insanlar, ortaçağ insanı bizlere göre çok daha bilinçsiz, ilkel varlıklarmış. Yaptıkları bunu gösteriyor. Bizler bilimin ışığında çok daha fazla bilinçlenmiş varlıklarız. Ancak buna rağmen aramızda ki ilkel beyinlilerin sayısı yine de bir hayli kabarıktır ve bunları kullanmak isteyen şer odakları da bu fırsatı değerlendirerek bütünün zararına olacak tarzda dünyasal tutkunlarını tatmin ediyorlar.
Bazı insanlar geri zekalıdır. Zeka özürlüdür. Geldikleri beden/beyin maalesef hasarlıdır. Yine bazıları zihnen hasarlıdır. Şizofreni, paranoya, kısmi bunama gibi. Bazıları da beden hareketiyle desteklemedikleri sürece dua edemezler. Odaklanamazlar. Dua ederken ayakta sallanmak, çeşitli hareketler yapmak, toplu dua vs. Bir resime ya da heykele bakarak gibi. Ya da mutlaka belli bir yöne dönerek dua etmek gibi. Bu son durum kısmen hala var olmakla birlikte çoğunlukla ortadan kalkmıştır.
Yine hayvanların canını alarak, onların kanlarını akıtarak dünyasal takıntılarımızdan, ruhsal eksikliklerimizden kurtulamayız. Esas olan hormonlarımızın şehvetini, hayvani hırslarımızı, dünyasal tutkularımızı kurban edebilmektir. Bu gerçek kurbandır ve her günün her anında olmalıdır.
İşte ancak o zaman bedenlerimiz Tanrının mabedi olur. Kurulması gereken mabed budur. Kudüs'teki, Mekke'deki ya da şurada burada olan bazı yapılar değil, ve o zaman belki İsa Mesih tekrar insanoğlu olarak aramıza gelebilir.
Yeşua2000
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder