Aydın insanda çok derin kalbi bir Tanrıya bağlılık hissi vardır. Bu durum yalın "inanıyorum" demenin dışında sürekli kişinin kendini kontrol etmesini sağlar. Ölçüsü Tanrıyı memnun etmektir. Bu duygunun olması o kişide Tanrının istediği yönde yaşamasının getirdiği çok farklı bir sempatik coşku yaratır.
Sempatik coşku anlayıştan da beslenir. Etrafınızda olup bitenlerin altında yatan psikolojik ve sosyolojik sebepleri bilmekle sizin anlayışınız büyütecektir. Buna müspet ilimleride eklerseniz mükemmel olur. Bu şekilde yaşama katkınız en üst seviyelere çıkar. Yine bu şekilde tüm varlığa karşı sevgi dolu bir incelik, nezaket kazanabilirsiniz. Bu şekilde tüm göz yanıltıcı ayrımları ortadan kaldırabilirsiniz. Varlığın bir bütünün parçaları olduğunu hissedebilirsiniz. Bu bütün Tanrı değildir. Tanrının yarattıklarıdır. Tanrı öz olarak kendisi olarak herşeyden aşkın bir durumdadır ama Kudreti ile herşeyin içindedir.
Tanrı dışında hiçbir varlık kendiliğinden var olmaz. Yaratılmıştır. Yaratılanlardan da dünya yaşamlarında aydınlananların Tanrıyla birleşmesi, Onun gücü ile birleşmesidir. Tanrının Kendisi ile birleşmek değildir.
Aydınlanmış kişilerin diğer belirgin özellikleri sevgi, şefkat ve itidalli olmalarıdır. Onlar başkalarının mutluluğuyla da mutlu olurlar. Hasetlik, kıskançlık duygularını hiç taşımazlar. Aşırılıkları yoktur. Genellikle insanların arasında, onlara fazla karışmadan sıradan insanlar olarak yaşarlar. İyi niyetleri ve ağırbaşlılıkları yüzünden çoğu insanlarca akılsız, beceriksiz olarak görünürler. Dışlandıkları da olur çünki insanların çoğu Tanrıya değil maddeye tapıyorlar. Dedikodu, müstehcen konuşma gibi çoğunluğun meraklı oldukları konulara aydın insanlar katılmaz. Bu yüzden de sıkıcı insan olarak görülürler. Aydın insanlar küfürlü konuşmalardan fevkalade rahatsız olur. Yalancı şahitlik yapmazlar. Adildirler ve adam kayırmazlar. Herkese eşit mesafede dururlar. Doğruluğun ve iyiliğin ortaya çıkmasına çalışırlar ve bu yüzden de pek arkadaş, dost edinemezler. Ancak Tanrı onlarla beraberdir ve toplumdaki fertlerin tüm kösteklemelerine karşın aydın insanların iç huzurları hiç kaçmaz. Bu durumları itibariyle de kıskanılır ve iftiraya maruz bırakılırlar. Aslında onların bedenleşip bu dünyada örnek olmak için doğmayı kabul etmeleri büyük bir fedakarlıktır. Çünki karşılığı horlanmak, dışlanmak, iftira, hakaret ve bazen de katledilmektir.
Tüm bunlarda gösteriyor ki bu gezegende ki insanların çoğu yoldan sapmış ve kötü varlıklardır. İyilikleri tuzları kuru ise ve menfaatlerine uygunsa vardır. Menfaat karşılığı yapılan bir harekette iyilik değildir. Erdem ve onur gibi duyguların bu dünyada alıcısı yok gibi. Esas olan ve Tanrının bizde fert olarak görmek istediği ise tüm dünya yanlışa gitse bile bizim doğruda kalmamızdır. İstenen bu sıra dışı iyilik ve doğruluktur.
Alpaslan Kuzucan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder